ABD'de Ermeni oyunu! Azerbaycan lideri Aliyev’den yaptırım tepkisi

Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ'da Türkiye'nin desteğiyle kazandığı zaferin ardından batılı devletler bölgeyi kurcalamaya devam ediyor. Azerbaycan-Ermenistan arasında barış anlaşması için çalışmalar sürerken, ABD'de Ermenistan yanlısı 60 Kongre Üyesi, Azerbaycan'a yaptırım uygulanması için harekete geçti.

İlgili Haber

Azerbaycan'dan Paşinyan'a sert ikaz! Barış ihtimalini zedeleyecek açıklamalardan vazgeç

ABD'de oynanan Ermeni oyununa Azerbaycan lideri İlham Aliyev'de tepki gecikmedi. İşgalden kurtarılan Cebrayıl şehrinde inşa edilen toplu konutların anahtar teslim töreninde konuşan Aliyev, "Bu girişimler bizim kararlılığımızı etkilemez” dedi.

Aliyev şunları söyledi:

ERMENİ ZULMÜ HAYAL DAHİ EDİLEMEZ

"Toprakları geri aldıktan sonra ilk kez Cebrayıl’a geldiğimde Ermenilerin yol açtığı yıkımı hayal dahi edilemeyeceğini gördüm. Cebrayıl’da neredeyse sadece iki bina ayakta kalmıştı, o binalarda da Ermeni askerleri bulunuyordu. Geri kalan tüm şehir harabeye dönmüştü. Bunu görmek istemeyen, Ermenistan’ın işgal politikasına hala destek veren bazı Batılı devletler gözlerini açıp bakmalı. Görüyorlar, ama görmezden geliyorlar. Bizi suçluyorlar, yaptırımlar uyguluyorlar.

ERMENİSTAN'A TEK BİR YAPTIRIM UYGULANMADI

Oysa Ermenistan’a 30 yıl boyunca tek bir yaptırım uygulanmadı. Ermenistan, uluslararası hukukun tüm kurallarını ihlal etti, topraklarımızın yaklaşık yüzde 20’sini işgal etti, etnik temizlik yaptı, Hocalı’da soykırım gerçekleştirdi. Peki, Batılı devletlerden biri Ermenistan’ı bir kez bile eleştirdi mi? Hayır. Hatta Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin kararlarını bile dikkate almadılar. Güvenlik Konseyi’nin kararları kesinlikle uygulanmalıdır. 1993’te dört karar alındı. Peki, 2020’ye kadar bir kez bile 'Bu toprakları işgal ettiniz, çıkmalısınız' dediler mi? Hayır.

BİR KARIŞ TOPRAĞIMIZ DAHİ İŞGAL ALTINDA KALAMAZ

Biz uluslararası platformlarda haklı sesimizi yükselttiğimizde 'Çok sert konuşuyorsunuz, bu sert üslup barış getirmez, uzaklaştırır' dediler. Ermenistan’la uzlaşmalısınız, barışmalısınız, savaşı kaybettiniz, bunu kabul edin diye sürekli baskı yaptılar. Bize söyledikleri hep buydu, hem resmi açıklamalarda hem de kapalı kapılar ardındaki temaslarda. Ama bizim duruşumuz net, kararlı ve değişmezdi. Bir karış toprağımız bile işgal altında kalamaz.

ASIL AMAÇLARI TOPRAKLARIMIZI ERMENİLERE VERMEK

Fransa ve bazı Batılı devletlerin bu işgali kalıcı hale getirmek için ellerinden geleni yapıyor. Bu ülkeler, güya sorunu çözmeye çalışıyorlardı, ama aslında amaçları bizi sürekli baskı altında tutmak ve topraklarımızı Ermenistan’a vermekti. Bu ikiyüzlülüğün ve riyakarlığın bir ölçüsü var mı? Bugün Rusya-Ukrayna savaşına bakın, Batılı devletler, Fransa, Amerika, hepsi Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini savunuyor. Ukrayna’ya her türlü silah yardımı yapıyorlar. Peki, bizim işgal altındaki topraklarımıza neden farklı yaklaşıldı?

ABD'DE YAPILAN ÇİRKİN BİR BAŞVURU

1 milyon insanımız evsiz kalmıştı, kimse yardım etmedi. Şimdi de ABD Kongresi’ndeki 60 Ermeni yanlısı kongre üyesi, Azerbaycan’a yaptırım uygulanmasını istiyor. O başvuruya göz attım, çirkin bir başvuru, ancak bu girişimler bizim kararlılığımızı etkilemez. Ama bu gösteriyor ki, bize yönelik düşmanlık politikası bitmiyor. O başvuruya baktığımda yazarın ve adresin aynı olduğunu tahmin ettim. Çünkü adresi ABD Dışişleri Bakanı’dır. Bu çağrının ABD Dışişleri Bakanlığı'nda yazıldığından hiç şüphem yok. Yani bizi tehdit edip, suçlamak için kendi kendilerine mektup yazıyorlar. Peki biz ne yaptık ki böyle yapıyorlar? Biz kendi topraklarımızı kurtardık.

"HTİYAÇLARI OLDUĞUNDA YAPTIRIMLARI KALDIRIYORLAR"

O dönemde Batı'dan tek bir kişi bile Azerbaycan'ın kültürel mirasının yok edildiğini dile getirmedi. Ancak şimdi, bizi tarihi mirasları yok etmekle suçluyorlar ve bu suçlamaların hiçbir temeli yok. 1992'de topraklarımızı kaybederken ABD bize yaptırım uygulamıştı. Bu yaptırımlar, 2001 yılında kaldırıldı. Çünkü o dönem Afganistan işgali başlamıştı ve Azerbaycan’a ihtiyaçları vardı. Afganistan’dan çekildiklerinde ise yaptırımlar yeniden devreye girdi. Bu nankörlüğün derecesi var mı yok mu? İhtiyaçları olduğunda yaptırımları kaldırıyorlar, ihtiyaçları bittiğinde tekrar uyguluyorlar."