Batı Şeria ikinci Gazze mi oluyor? 'Ot biçme' kod adlı katliam başladı

Gazze’de soykırım yapmasına rağmen uluslararası toplumdan gelen yetersiz tepkiden cesaret alan İsrail, aynı vahşeti “Ot biçme” operasyonu adı altında Batı Şeria’da uyguluyor.
YILMAZ BİLGEN'İN HABERİ- Siyonist işgal güçleri, Batı Şeria’yı ikinci Gazze yapmak için sistematik saldırılarını artırdı. Gazetemize konuşan uzmanlar, İsrail ordusunun “ot biçme” adını verdiği operasyonla Batı Şeria’da yeni bir katliam dalgasının başladığını anlattı. Filistinli araştırmacı İslam Nabil, İsrail yöneticilerinin “Batı Şeria’nın 1948 ve 1967’de işgali tamamlanmıştı. Geri çıkarak hata ettik. Şimdi bu yarım kalan işi tamamlayarak arzımevud yürüyüşümüzü devam ettirmemiz gerekiyor” şeklindeki beyanatlarını hatırlatarak şöyle konuştu: İsrail, Gazze’de yaptığı tarihî soykırım ve bir kenti toptan yok etmesine karşı sergilenen kayıtsızlıktan cesaret alarak Batı Şeria için de aynı senaryoyu tekrar ettiriyor. Burada 3 milyon 500 binden fazla sivil yaşıyor. Siyonistler 700 bin istilacıyı zaten ‘yerleşimci’ adı altında bölgeye soktu. Bunları da silahlandırıyor. Tüm dünya yakın zamanda Gazze’deki görüntülerin benzerini Batı Şeria’da görecek. Şu ana kadar 664 şehit ve 5.600 yaralı var.
ÇOCUKLAR ÖZEL HEDEF
İsrail işgal güçleri Gazze ve Batı Şeria’da çocukları özel hedef olarak görüyor. İsrail medyasında çıkan bazı haberlere göre sırf çocuk vurması için fanatik Siyonist keskin nişancılardan oluşan avcı timleri kuruldu. Konunun uzmanlarından Sadek Abu Amer, Filistinli çocukların özel hedef olduğu bilgisini doğruladı ve şu bilgileri aktardı:
Siyonist işgal güçleri 29 Ağustos 2024 itibarıyla, doğrudan evlerde, okullarda ve hastanelerde hedef alarak 17.000’den fazla çocuğu öldürdü. Bunların bazıları keskin nişancı timleri ve doğrudan roket saldırıları ile kasıtlı bir biçimde katledildi. Resmî kayıtlara göre her 15 dakikada bir Filistinli çocuk öldürülüyor. Çocukların Siyonist işgalciler tarafından özellikle hedef alınması, stratejik ve dinî sebeplerin bir karışımına dayanmaktadır. Bu durum, aşırı yorumlanmış siyasi açıklamalar ve muharref Tevrat metinleri tarafından pekiştirilmektedir. Stratejik olarak, çocukların hedef alınması, Filistin direnişinin moralini kırmak ve zayıflatmak amacıyla bir araç olarak görülmektedir. Ayrıca, Filistinli aileler üzerinde psikolojik baskı oluşturarak direnişi taviz vermeye zorlamayı hedeflenmekte. Diğer boyut ise “çocuğunu korumak istiyorsan göç et” baskısı oluşturmak. Yani demografik faktör.
Her bir çocuğu gelecekte karşılarına çıkacak nefer olarak gördükleri için katletmekte beis görmüyorlar. Naftali Bennett ve Avi Dichter, Filistinli çocukları ‘gelecek tehdidi’ olarak tanımlayarak şiddet ve soykırımı meşrulaştıran bir zihniyeti yansıtmaktadır. Ayrıca, eski Kültür ve Spor Bakanı Miri Regev’in Filistinli çocukları ‘küçük yılanlar’ olarak nitelendirdiği açıklaması ve mevcut Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın Filistinlilerin “insan olmadığını” belirttiği açıklama gibi birçok diğer açıklama, bu bakış açısının İsrail Siyonizminin zihniyetine ne kadar derinlemesine yerleştiğini göstermektedir.
TAMAMEN DİN SAVAŞI
Konu ile ilgili birçok makale ve esere imza atan İlahiyatçı-Dinler Tarihi Uzmanı Nuh Arslantaş’a göre de İsrail’in Gazze vahşetinin arka planında dinî metinler var. Netanyahu’nun daha önceki açıklamalarına dikkat çeken Arslantaş “İsrail’de devlet erkinin devam etmekte olan savaşı, bir din savaşı olarak kodladığının en somut örneğidir. Arapları ortadan kaldırmak, Mabed’in inşâsından da öncelikli. Gazze ve Batı Şeria’dan sonra ‘ilahi kurtuluş’a ulaşacaklarına, ‘kutsal kitap’ta vadedilen din devleti İsrail’in kurulmasına doğru hızla yol alacaklarına inanıyorlar” görüşünü dile getirdi.
“TERK EDİN, YOKSA ÖLÜRSÜNÜZ”
İsrail’in Batı Şeria’da iki gündür süren saldırılarında can kaybı 17’ye yükseldi. Nur Şems Mülteci Kampı’na baskın düzenleyen İsrail askerleri, kelepçeleyerek zorla evlerinden çıkardığı Filistinlileri bölgeyi terk etmemeleri halinde öldürmekle tehdit etti. İsrail, saldırıların birkaç gün veya daha uzun sürebileceğini bildirdi.