Çin-Ermenistan tartışması: Dezenformasyon mu, medya manipülasyonu mu?

Çin’in Ermenistan’daki diplomatı Min Chen’in Türk basınına konuştuğu iddiası bölge diplomasisini karıştırdı. Ermeni basını jet hızıyla yalanlama yayınladı ancak dikkat çeken gerçek, Chen’in benzer ifadeleri günler önce Ermeni medyasına bizzat vermiş olmasıydı. Ortaya çıkan çelişki, gözleri Ermenistan’daki haber kaynaklarına ve Çin’in bölgedeki iletişim yöntemlerine çevirdi.
Çin’in Ermenistan Maslahatgüzarı Min Chen’in Türk basınına verdiği ileri sürülen açıklamaların önce yayımlanıp ardından Ermeni basınında reddedilmesi, Pekin’in medya aracılığıyla yürüttüğü dış politika stratejisini yeniden gündeme taşıdı.
NELER OLDU?
Çin’in Ermenistan Maslahatgüzarı Chen Ming’in Türk basınına demeç verdiğine yönelik iddialar diplomatik bir karmaşaya yol açtı. Ermeni basını, söz konusu içeriklerin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Ancak dikkat çekici biçimde, aynı süreçte Sputnik Azerbaycan servisinde yer alan bir haber de değiştirildi ve içerik güncellendi.
DOĞRULUK KONTROLÜ: RESMİ ÇİN AÇIKLAMASINDA TÜRKİYE YOK
Ermenistan’daki Çin Büyükelçiliği tarafından yayımlanan resmi açıklamada, yalnızca Ermenistan ile ilişkilerden bahsedildi. Açıklamada Chen Ming'in ağzından veya Pekin adına Türkiye’ye yönelik herhangi bir ifade bulunmuyor. Sadece şu satırlara yer verildi:
"Çin'in Ermenistan'a yönelik dış politikası tutarlı ve nettir: Ermeni tarafının ulusal bağımsızlığını, egemenliğini, güvenliğini ve toprak bütünlüğünü koruma çabalarını destekliyoruz. Çin, Ermenistan ile dostane ve iş birliğine dayalı ilişkileri derinleştirmeye ve Kuşak ve Yol Girişimi'nin yüksek kaliteli uygulanmasını ortaklaşa teşvik etmeye hazırdır."
Açıklamada Türkiye’ye veya Türk basınına yönelik doğrudan bir yalanlama yer almadı.
ÇİN SESSİZ, ERMENİ BASINI KENDİ ADINA KONUŞUYOR
Çin’in resmi diplomatik açıklamasında Türkiye’ye dair herhangi bir ifade olmamasına rağmen, Ermeni basınının "Çin Türk basınına açıklama yapmadı şeklindeki iddiası, Erivan’ın bu meselede Çin adına konuşmaya çalıştığını gösterdi.
Söz konusu durum, Ermeni medyasının olayları yorumlayarak aktardığını ve Pekin’in resmi tutumunu çarpıttığını ortaya koymakta.
'KONUŞMADI' AÇIKLAMASI, GEÇMİŞ GÖRÜŞMELERİ GÖLGEDE BIRAKTI
Min Chen’in Türkiye medyasına verdiği ve Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında Ermenistan’ın dahil edileceğini içeren açıklamalar, Ermeni basınını rahatsız etti. Ardından gelen dezenformasyon içerikli haberler, Azerbaycan ile Çin arasında kapsamlı stratejik ortaklık bildirisi imzalanmasının hemen sonrasına denk geldi.
Min Chen’in Türkiye medyasına verdiği ve Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında Ermenistan’ın dahil edilmesini içeren ifadeler, kısa sürede Ermeni basını tarafından yalanlandı.
Ancak Çinli yetkilinin daha önce 7 Nisan’da Sputnik Ermenistan’a verdiği mülakatta benzer ifadeler kullandığı resmi kayıtlarla ortaya kondu. Bu mülakatta Min Chen açıkça şunları söylemişti:
"Çin, Ermenistan’ın barışçı ulaştırma projelerine entegre olmasını destekliyor.Gelecekte nükleer enerji alanında da işbirliğini geliştirmeye hazırız. Çin, 'Kuşak ve Yol' Girişimi kapsamında Ermenistan’ı daha aktif şekilde ulaştırma projelerine dahil etmeyi planlıyor. Bu bağlamda Ermenistan’ın 'Barışın Kavşağı' programıyla senkronizasyon olanaklarını değerlendiriyoruz."
Diplomat ayrıca iki ülke arasında “Uluslararası Karayolu Taşımacılığına İlişkin Hükûmetlerarası Anlaşma”nın imzalanmasının gündemde olduğunu belirtmiş, bu girişimin Çin-Ermenistan ulaştırma ağlarını güçlendireceğini vurgulamıştı.
Dolayısıyla "konuşmadı" iddiası, Min Chen’in Ermeni basınına yaptığı ve kayda geçen açıklamalarla doğrudan çelişiyor.
AZERBAYCAN VE ÇİN ARASINDA STRATEJİK ORTAKLIK BİLDİRİSİ RAHATSIZ ETTİ
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Çin temasları kapsamında iki ülke arasında “kapsamlı stratejik ortaklık” kurulmasına ilişkin ortak bildiri imzalandı. Ayrıca karşılıklı vize muafiyeti dâhil olmak üzere çeşitli anlaşmalar da imza altına alındı.
Aliyev ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping arasında gerçekleşen görüşmenin ardından yayımlanan ortak bildiride, tarafların egemenlik, güvenlik ve toprak bütünlüğü konularında birbirlerine destek verecekleri vurgulandı. Azerbaycan, “Tek Çin” politikasına desteğini yinelerken, Çin de Azerbaycan’ın Ermenistan'la barış girişimlerini güçlü şekilde desteklediğini ilan etti.
Bu bildirinin ardından Ermeni basınında çıkan haberler ve Çin’in medya üzerindeki açıklamaları, zamanlaması açısından dikkat çekti.
AYNI GÜN, İKİ SANSÜR
Çinli diplomatın açıklamaları yalnızca Türk ve Batı medyasında değil, Azerbaycan basınında da önce yayımlandı ardından sessizce kaldırıldı. Özellikle Zengezur Koridoru’nun Çinli şirketlerce inşa edileceğine dair haberler Azerbaycan basınında hızla gündem oldu, ancak bu haberler kısa sürede yayından çekildi.
Çinli yetkililerin projeye destek verdiği yönündeki ifadeler de çeşitli medya organlarından sessizce silindi.
ÇİN'DEN İKİ FARKLI MESAJ: AZERBAYCAN VE ERMENİSTAN SÖYLEMLERİ NEDEN FARKLI?
Aynı dönemde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Çin devlet ajansı Xinhua'ya verdiği röportajda, Pekin ile stratejik ortaklığa övgüde bulundu. Aliyev, Zengezur Koridoru'na doğrudan atıf yapmasa da, uluslararası ulaştırma projelerinde Çin ile işbirliğine vurgu yaptı.
Söz konusu röportajın Aliyev’in Pekin ziyareti öncesinde yayımlanması, Çin’in Azerbaycan ile ilişkileri stratejik düzeyde güçlendirme hedefini net biçimde ortaya koymuştu.
SPUTNİK HABERİNİ DEĞİŞTİRDİ: ZENGEZUR VURGUSU SESSİZCE SİLİNDİ
Çin ile ilgili tartışmalı iddialar yalnızca Ermeni medyasıyla sınırlı kalmadı; Azerbaycan medyasında da geniş yankı uyandırdı. Sputnik Azerbaycan tarafından yayımlanan bir haberde, Çin Komünist Partisi yetkilisi Liu Jianchao'nun Zengezur Koridoru'nun stratejik önemine vurgu yaptığı ve Çinli şirketlerin projeye katılacağı ifade edilmişti.
Ancak söz konusu içerik, yayımlandıktan kısa bir süre sonra değiştirildi. Önceki versiyonda yer alan:
"Azerbaycan, başından beri 'Bir Kuşak, Bir Yol' projesini desteklemiştir. Bu destek için Azerbaycan'a minnettarız. Zengezur Koridoru'nun inşası büyük önem taşımaktadır."
Şeklindeki ifadeler yeni sürümde tamamen kaldırıldı. Yerine yalnızca diplomatik görüşmelere dair genel değerlendirmeler konuldu.
ÇİN KAYNAKLARINDA 'TÜRKİYE' ADI GEÇMİYOR
Sonuç olarak, Chen Ming’e atfedilen ifadeler ve Kuşak ve Yol Girişimi kapsamındaki mesajlar bazı medya organlarında yer alsa da, Çin’in resmi kaynaklarında Türkiye’ye doğrudan bir atıf veya yalanlama bulunmuyor.