Fransa'dan Müslümanlara yönelik skandal karar! Haksız muamele ve ayrımcılık sınırı aşıyor

Fransa'da iki Katolik okul, şiddet ve cinsel istismar suçlamaları ile gündeme gelirken, hükümetin skandal bir kararla Müslüman okullara yönelik kısıtlamaları artırıp devlet yardımlarını kesmesi tepki çekti. Fransa'daki Müslüman kuruluşların avukatı Sefen Guez Guez, hükümetin "Müslüman eğitim camiasına yönelik haksız muamelede bulunulduğunu" belirtti.
Fransa'da Stanislas okulunun ardından Notre-Dame de Betharram Katolik okulu şiddet ve cinsel istismar iddialarının odağında kalırken, eski Eğitim Bakanı Amelie Oudea-Castera ve Başbakan François Bayrou adım atmamakla suçlandı.
Hükümetin, "aşırılıkları" ve eğitim yöntemleri bilindiği halde kayıtsız kaldığı düşünülen iki Katolik okuluna karşı adım atmaması ancak Müslüman okullara devlet yardımlarını kesmesi tepki topladı.
Fransa'daki Müslüman kuruluşların avukatı Sefen Guez Guez, "Müslüman eğitim camiasına yönelik haksız muamelede bulunulduğunu" belirtti.
Guez Guez, hükümetin Averroes (İbni Rüşd) ve Al Kindi okullarının devletle sözleşmesini feshettiğini hatırlatarak, bu kararların "tamamen idari ve siyasi nedenlerle" alındığını vurguladı.
Cinsel istismar ve şiddet skandalı ile gündemde olan Notre-Dame de Betharram'a bir teftiş duyurusunun yaklaşık bir ay önce yapıldığını aktaran Guez Guez, ancak Müslüman okullara teftişlerin her zaman habersiz yapıldığına dikkati çekti.
Guez Guez, hükümetin Müslüman okullara devlet desteğini kesmek dışında alternatif sunmadığını belirterek, hiçbir eğitim kurumunun bu destekten mahrum bırakılmasını doğru bulmadığını ifade etti.
Hükümetin Müslüman eğitim kurumlarına da "kolektif bir sorumluluk" yüklediğini dile getiren Guez Guez, teftişe tabi okullar için "bireysel değerlendirme" yapılması gerektiğini söyledi.
MÜSLÜMAN VE KATOLİK OKULLARA AYNI ŞARTLARDA UYGULANMALI
Başbakan François Bayrou, cinsel istismar ve şiddet skandalı ile gündeme gelen Notre-Dame de Betharram’da yaşananları eğitim bakanı olarak görev yaptığı dönemde örtbas etmekle suçlanırken, muhalefet bu konuda hükümetten hesap vermesini istedi.
Özellikle solcu Boyun Eğmeyen Fransa (LFI), Bayrou’nun skandaldan haberdar olduğu halde yetkililere bildirmediği gerekçesiyle istifasını talep etti.
LFI Ulusal Koordinatörü Manuel Bompard, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Son aylarda Müslüman okullar kapatıldı, aynı yıl içinde 5-6 kez denetlendi. Şimdi Katolik okulların onlarca yıldır denetlenmediğini öğreniyoruz." dedi.
Devletle sözleşme kapsamında tüm okulların aynı kurallara tabi tutulmasını isteyen Bompard, eğitim kurumlarının "dinlere göre hedef gösterilmesine" karşı çıktığını belirtti.
LFI lideri Jean-Luc Melenchon, sosyal medya hesabından, hakkında onlarca çocuğun şikayette bulunduğu okulun devletle sözleşmesinin iptali için bugüne kadar hiçbir adım atılmamasına tepki gösterdi.
BAŞBAKAN KATOLİK OKULDAKİ CİNSEL İSTİSMAR İDDİALARINI GÖRMEZDEN GELMEKLE SUÇLANIYOR
Başbakan Bayrou'nun, Notre-Dame de Betharram’daki cinsel istismar iddialarını okulun bulunduğu Pau şehrinin belediye başkanı olarak görev yaptığı 1990'lı yıllarda görmezden geldiği öne sürüldü.
Mediapart internet sitesinin, bu ay yayımladığı haberde, 1993-1997 yıllarında eğitim bakanlığı görevini yürüten Bayrou'nun, özel okuldaki çocukların cinsel istismara ve fiziksel şiddete uğradığı iddialarından 1990'lı yıllarda haberdar olduğu ileri sürüldü.
Muhalefet kanadından gelen sorular üzerine Bayrou, 11 Şubat'ta Mecliste yaptığı konuşmada, eğitim bakanıyken bu okulla ilgili herhangi bir şiddet veya cinsel istismar suçlamasıyla ilgili bilgilendirilmediğini savundu.
Notre-Dame de Betharram'ın eski 112 öğrencisinin şikayeti üzerine Pau Savcılığı, geçen yıl, okulda 1960-2011 yıllarında yaşandığı iddia edilen cinsel istismarla ilgili soruşturma başlatmıştı.
MÜSLÜMAN OKULLARA DEVLET DESTEĞİ KESİLMİŞTİ
Lyon kentine yakın Decines-Charpieu'da Müslüman öğrencilerin eğitim aldığı Al-Kindi okul grubunun devletle olan 3 farklı anlaşmasının ocak ayında feshedildiği duyurulmuştu.
Fransız makamları, söz konusu anlaşmaların, okulun idari, pedagojik ve "cumhuriyet değerlerine yönelik ihlalleri" olduğu gerekçesiyle feshedildiğini bildirmişti.
2023 yılı sonunda ise Hauts-de-France Valiliği, Averroes Lisesinin devletle sözleşmesini sonlandırma kararı almıştı.
Valilik, lisede verilen eğitimin kaynak ve içerik açısından Fransa Milli Eğitim Bakanlığı müfredatı beklentilerinin tamamını karşılamamasını, "kültür, cinsiyetler arası ilişki, eşcinsellik" konularında kaynak eksikliği bulunmasını, öğrencilere İslam dini üzerine sunulan kaynakların diğer dinlere ilişkin kaynaklara baskın gelmesini karara gerekçe olarak göstermişti.
Ayrıca kararda, lisede görev yapan bazı öğretmenlerin "cumhuriyet değerlerine karşı olduğu" öne sürülmüştü.