Macaristan’da çifte vatandaşlık krizi: Yeni yasa Türkleri de hedef alabilir

Macaristan, çifte vatandaşlara yönelik tarihi bir kısıtlama getirmeye hazırlanıyor. Parlamentoda oylanması beklenen yeni anayasa değişikliğiyle, ülkenin güvenliği veya egemenliğine tehdit oluşturduğu değerlendirilen çifte vatandaşların Macar vatandaşlığı geçici olarak askıya alınabilecek.
Macaristan Parlamentosu, LGBTİ+ karşıtı politikaları ve güvenlik gerekçeli önlemleri anayasal zemine taşıyan tartışmalı değişiklik paketini oylamaya hazırlanıyor.
Değişiklikler arasında en dikkat çekeni, hükümetin "ülkenin güvenliği ya da egemenliği için tehdit" oluşturduğuna kanaat getirdiği çifte vatandaşların Macar vatandaşlığını geçici olarak askıya alabilmesine imkan tanıyan düzenleme oldu.
Başbakan Viktor Orbán liderliğindeki sağ popülist Fidesz Partisi’nin desteklediği anayasa değişikliği, Parlamento’nun Pazartesi günkü oturumunda oylanacak.
TÜRK VATANDAŞLARINI DA ETKİLEYEBİLİR
Tasarının kapsama alanı, Macaristan'da yaşayan ve aynı zamanda Türk vatandaşlığı taşıyan bireyleri de içine alıyor.
Şu ana kadar Türkiye’den konuya ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak düzenlemenin, Türkiye-Macaristan diplomatik ilişkilerine nasıl yansıyacağı merak konusu.
LGBTİ+ TOPLANTILARINA ANAYASAL YASAK GETİRİLİYOR
Aynı değişiklik paketi, hükümetin geçtiğimiz ay Onur Yürüyüşü gibi etkinliklere yönelik getirdiği yasağı kalıcılaştırmayı da hedefliyor. Yasayla birlikte yalnızca iki cinsiyetin anayasal olarak tanınması sağlanırken, yüz tanıma yazılımı ile LGBTİ+ etkinliklerine katılanların tespit edilmesinin önü açılıyor. Katılımcılar, 200 bin Macar forintine (yaklaşık 20 bin TL) kadar para cezasıyla karşı karşıya kalabilecek. Ceza gelirleri doğrudan “çocuk koruma fonuna” aktarılacak.
YÜZ TANIMA YAZILIMINA ANAYASAL ZEMİN
Kabul edilen anayasa değişikliği, yalnızca LGBTİ+ etkinliklerine değil, hükümetin politikalarına karşı düzenlenen her türlü protestoya katılan kişilerin de hedef alınabileceği bir düzenlemeyi içeriyor.
Muhalefetteki Momentum Partisi, sosyal medya üzerinden yaptığı çağrıyla yurttaşları parlamentoyu abluka altına almaya davet etti. "Gelin, bizi Putin yoluna sürüklemelerine izin vermeyelim" sözleriyle protesto çağrısı yapıldı.