Turizmin enerji faturası azalacak! Birgi köyü, yeşil destinasyon modelinin ikinci durağı

CEVDET FIRAT AYDOĞMUŞ İZMİR - Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi (SENTRUM) Projesi, yeşil destinasyon modelinin ikinci merkezini Balıkesir’in Ayvalık ilçesindeki Küçükköy’den sonra İzmir’in tarihî Birgi köyünde hayata geçiriyor.

Turizmden elde edilen gelirin büyük bir kısmı enerji faturasına giderken, atılacak yeni adımla turizm bölgelerinde ihtiyaç duyulan enerjinin yenilenebilir kaynaklardan sağlanmasının ve turizm gelirlerinin de ülke içinde kalmasının önü açılacak. Proje; Enerjisa Enerji öncülüğünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı, (TGA), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) destekleriyle yürütülecek. SENTRUM projesinin hedeflerinin anlatıldığı toplantıda konuşan Enerjisa Enerji CEO’su Murat Pınar, söz konusu proje ile Türkiye’nin enerji faturası ile turizm gelirleri arasındaki negatif farkın eritilebileceğini söyledi. Pınar “2018-2023 yılları arasındaki 5 yılda Türkiye’nin dış ticaret açığı yaklaşık 356 milyar dolar. Aynı yıllarda enerji faturamız 348 milyar dolar, turizm geliri ise 186 milyar dolar. Bu iki sektör biri gelir diğer ise giderler anlamında çok kritik. SENTRUM Projesi ile yeşil ve sürdürülebilir turizmi yaygınlaştırmak için çalışıyoruz. Eğer bunu başarabilirsek enerji faturası ile turizm gelirleri arasındaki negatif farkı eritebiliriz ve Türkiye bu anlamda dünyada pozitif ayrışan bir ülke olmayı başarır” dedi.

ÇEVRE DOSTU ÇÖZÜMLER

Proje kapsamında hangi somut adımların atılacağını da anlatan Pınar “Türkiye’nin farklı noktalarında uyguladığımız ve pozitif sonuçlar aldığımız adımları Birgi’de de atacağız. Bu kapsamda güneş enerjisi sistemleri, enerji verimliliği uygulamaları, ısı pompası sistemleri ve elektrikli araç şarj istasyonu gibi çevre dostu ve sürdürülebilir enerji çözümlerini hayata geçireceğiz. Enerji verimliliği, sürdürülebilir turizm, atık yönetimi, iklim değişikliği konularında farkındalık oluşturacak ve bölgede eğitimler vereceğiz. Sürdürülebilir turizm rotaları oluşturacak, el zanaatları ve tarihî doku başta olmak üzere kültürel mirası destekleyecek, çevre dostu ulaşım altyapısı oluşturulacak, ortaklarımızda aşırı su tüketimi, enerji tüketimi ve tek kullanımlık ürünlerin azaltılması için çaba göstereceğiz. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sağlayacak, karbon salımını engelleyecek ve en nihayetinde daha iyi bir gelecek için sürdürülebilir turizme ilham vereceğiz ve çok çalışacağız” açıklamasını yaptı. Birgi’de yapılacak yatırımla ilgili de bilgi veren Murat Pınar, şunları kaydetti: Sentrum’un ilk fazında Ayvalık Küçükköy’deydik ve bölgede 18 ayın sonunda toplam 550 bin dolar yatırım yaptık. Pilot bir uygulama olmasına rağmen, çok başarılı sonuçlar kazandık. Birgi’de bu yatırımı 2 katına çıkaracağız.

SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM İÇİN ANLAŞMA YAPAN İLK HÜKÜMET

Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Fisunoğlu, Türkiye’nin sürdürülebilir seyahat ve turizme yönelik küresel standartları belirleyen ve yöneten kuruluş olan Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC) ile iş birliği anlaşması yaparak sürdürülebilir turizm yol haritasını oluşturduğunu ifade etti. Fisunoğlu “Bu anlaşma ile Türkiye, ‘sürdürülebilir turizm alanında ilk defa hükûmet nezdinde’ anlaşma yapan ilk hükûmet oldu. Ulusal Sürdürülebilir Turizm Programı; konaklama tesisleri başta olmak üzere, destinasyonlar ve tur operatörleri için tüm turizm sektöründe dönüşümünü sağlayacak. Türkiye’nin sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımı ciddiyetle ele alarak hükûmet nezdinde imza attığı anlaşmada, 2030 yılına kadar tüm uluslararası standartlar sağlanmış olacak” ifadelerini kullandı.

TURİZM KALKINMANIN GÜÇLÜ BİR MOTORU

UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton “Turizm, kalkınmanın güçlü bir motoru olabilir. Ancak aynı zamanda çevre üzerinde de ağır bir baskı oluşturabilir ve turistlerin ilgisini çeken doğal güzelliklerin göz ardı edilmesine neden olabilir. Bu nedenle, turizmden geçimini sağlayan bölge halkına sosyal ve ekonomik fayda sağlarken, doğayı koruyan daha yeşil, sürdürülebilir modeller geliştirmek hayati önem taşıyor” dedi.