5 yaşındaki çocuk 'dede' diye hitap ettiği adamın istismarına uğradı
Gündem Haberleri
Ankara'da 5 yaşındaki kız çocuğu 'dede' diye hitap ettiği babaannesinin erkek arkadaşı tarafından 2 yıl boyunca istismara maruz kaldı. Kız çocuğunun annesinin YouTube uygulamasında bir aramayla fark etmesi sonrası ortaya çıkan olayda savcılık şüpheli hakkında 69 yıla kadar hapis talebinde bulundu. Kız çocuğu babaannesinin haberinin olduğunu söylerken babaanne "Bir daha olmayacak dediği için evde kalmaya devam ettik" sözleriyle kendisini savundu.
Tüyler ürperten istismar olayı Ankara'nın Sincan ilçesinde meydana geldi. Sincan'da yaşayan anne Kader T.'nin telefonundaki Youtube uygulamasının arama kısmına basmasıyla korkunç olay ortaya çıktı.
Hürriyet'te yer alan habere göre, anne Kader 4 Ocak günü cep telefonunu küçük kızına vererek şarja takmasını istedi. Bir süre sonra telefonu kontrol eden genç kadın, telefonun YouTube uygulamasından “sevişme” ibareli bir arama yapıldığını fark etti.
Bu aramaya anlam veremeyen anne, kızına “Söz konusu aramayı sen mi yaptın?” diye sordu. Küçük çocuk, “Anne azıcık izledim, zaten hemen kapattım” dedi. Kızını söz konusu videoyu nereden bildiği konusunda sıkıştıran anne, korkunç bir istismar öyküsüyle karşı karşıya kaldı.
"SADECE BABAANNEM GÖRDÜ"
Küçük kız, “Anne eğer kızmayacaksan söyleyeceğim” diyerek, babaannesinin erkek arkadaşı Doğan Ü. (58) tarafından uğradığı istismarı anlattı. Ailenin şikâyeti üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı. İfadesi alınan mağdur çocuk, babaannesi ile birlikte “dede” diye hitap ettiği Doğan Ü.’nün evinde yalnız kaldıklarında, kendisine müstehcen içerikli videolar izletip özel bölgelerine dokunarak istismarda bulunduğunu anlattı.
Mağdur çocuk ifadesinde, “Bunları sadece babaannem gördü” dedi. Çocuk İzleme Merkezi’nce hazırlanan adli görüşme ve değerlendirme raporunda mağdur çocuğun ifadesinin tutarlı olduğu, spontane ve akıcı bir şekilde istismar öyküsünü aktardığına dikkat çekildi.
BABAANNENİN PES DEDİRTEN SAVUNMASI!
İfadesi alınan babaanne Zeliha T. de oğlu, gelini ve torunuyla birlikte yaşadıklarını, eşinin ölümünden sonra Doğan Ü. ile yakınlaştıklarını, zaman zaman evine gittiğini, şüphelinin son zamanlarda tanımadığı kadınların yanına giderek numaralarını istediğini, “Of bununla tanışmam lazım, birlikte olmam lazım” dediğini iddia etti.
Babaanne ifadesinin devamında torunuyla birlikte şüphelinin evine 11 Kasım 2023’te giderek iki gün kaldıklarını, Doğan’ın hep torunuyla oturduğunu, ertesi gün yani 12 Kasım 2023 günü yatak odasında mağdurun elinde cep telefonu olduğunu, şüphelinin de küçük çocuğa temas ettiğini anlattı.
Kendisinin şüpheliye tepki gösterdiğini iddia eden babaanne ancak Doğan Ü.’nün bir daha olmayacağına dair söz vermesi üzerine orada kalmaya devam ettiklerini söyledi. Şüphelinin 13 Kasım 2023 günü de benzer eylemlerde bulunduğunu fark etmesi üzerine torununu alarak evden ayrıldıklarını anlattı.
İSTİSMAR 2 YIL BOYUNCA DEVAM ETMİŞ
Tutuklu şüpheli suçlamaları kabul etmediğini, küçük çocuğun yanında giyinirken Zeliha T.’nin kendisini gördüğünü, cinsel içerikli film izletmediğini ama kendisinin izlediğini beyan etti.
Savcılık Doğan Ü. hakkında ‘12 yaşını tamamlamamış çocuğun zincirleme şekilde nitelikli cinsel istismarı’, ‘zincirleme şekilde cinsel amaçla çocuğu hürriyetinden alıkoyma’, ‘zincirleme şekilde çocuğa cinsel taciz’, ‘zincirleme şekilde müstehcenlik’ suçlarından 69 yıla kadar ceza talebiyle Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı. İddianamede, küçük kıza yönelik istismarın 5 yaşından 7 yaşına kadar sürdüğü anlatıldı.
AVUKAT AİLEYİ SUÇLADI
Davanın ilk duruşması 29 Mayıs’ta görüldü. Sanık, savunmasında suçlamaları reddetti. Sanık avukatı da “Zeliha T.’nin müvekkilden evlilik beklentisi olduğu için aleyhine beyanda bulunduğunu düşünüyorum. Yine müşteki anne Kader de çocuğuna Zeliha’nın yeterince bakamaması nedeniyle sanık hakkında aleyhte beyan verdiğini düşünüyorum” dedi. Mahkeme, kuvvetli suç ve kaçma şüphesi bulunduğu gerekçesiyle sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
'da Takip Edin!
bir avukat nasıl böyle birini savunur anlamıyorum.