Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Engin Polat'ın tahliyesini değerlendirdi

Adalet Bakanı Yılamaz Tunç, Engin Polat'ın tahliyesi ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yargıya parmak sallaması konularını değerlendirdi. Polat çiftinin tahliyesi ile ilgili, "Cumhuriyet Savcılarımız itiraz etmiştir, tutuksuz yargılanması onun suçsuz olduğu anlamına gelmez" diyen Bakan Tunç, Özgür Özel'in İmamoğlu desteğine de eleştiri getirerek, "Bunlar eski Türkiye'nin manzaralarıdır. Kimse yargıyı arka bahçesi yapamaz" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç gündemi derinden etkileyen Polat çiftinin davası, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun hükümet ve yargıya yönelik tehdit dolu sözleri ve kılıçlı yemin töreni ile ilgili değerlendirmede bulundu.
İstanbul'da basın mensuplarının sorularını cevaplayan Bakan Tunç, "yargıya kimsenin parmak sallayamayacağını" vurguladığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"KARAR VERECEK OLAN HAKİMLERDİR"
Dilan ve Engin Polat çiftinin davasında tutuklu sanıkların tahliye edilmesine ilişkin değerlendirmede bulunan Tunç, yaklaşık 1 yıla yakın bir soruşturmanın söz konusu olduğunu belirterek, görülmekte olan bir davayla ilgili konuşmanın doğru olmadığını söyledi.
Tunç, dosyaya hakim olanın o dosyaya bakan ilgili hakim ve savcılar olduğunu kaydederek, "Kimin ne zaman tutuklanacağına, kimin serbest bırakılacağına Ceza Muhakemesi Kanunu ve Ceza Kanunlarımız çerçevesi içerisinde karar verecek olan dosyaya bakan hakimlerdir." diye konuştu.
ENGİN POLAT'IN TAHLİYESİNE İTİRAZ EDİLDİ
Kuvvetli suç şüphesi nedeniyle tutuklamanın gerçekleştiğini, sonraki değerlendirmede mahkemenin bu kanaate vardığını aktaran Tunç, şöyle devam etti:
"Bir kişinin tutuklu yargılanması onun suçlu olduğu anlamına gelmeyeceği gibi tutuksuz yargılanması da suçsuz olduğu anlamına gelmez. O nedenle bırakalım yargı işini yapsın. Tabii bunu fırsat bilerek yargı üzerinde özellikle birtakım ağır eleştirilerde bulunanlar var. Burada yargı mensuplarımız kılı kırk yararak bir çalışma gösteriyor. Elbette ki hatalı kararlar olursa bu kararların düzeltilme mekanizmaları da yine yargı sistemimiz içerisinde var. İtiraz müesseseleri var ki Cumhuriyet Savcılığımız itiraz etmiştir. Onu değerlendirecek olan yine dosyaya bakan mahkemedir, hakimlerdir. Dolayısıyla dışarıdan dosyadaki delilleri bizim değerlendirme imkanımız söz konusu olamaz. Onu değerlendirecek olan ve gerekli kararları verecek olan da işte ilgili mahkemedir, hakimlerdir. O nedenle görülmekte olan bir davada bırakalım yargı eninde sonunda en doğru kararı verir ve toplum vicdanını rahatlatacak bir karara ulaşır. Bundan da hiç şüpheniz olmasın, yargı mensuplarımıza da güvenelim."
ÖZEL'İN İMAMOĞLU DESTEĞİNE TEPKİ GÖSTERDİ
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun hakkındaki davaya ilişkin yaptığı açıklamayı CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in desteklemesine yönelik görüşleri sorulan Tunç, yargının Anayasa'dan yetki aldığını, buradaki 9. ve 138. maddelerinin yargı yetkisini düzenleyen maddeler olduğunu, bunlardan yetkisini alan yargının tarafsız ve bağımsız bir şekilde karar verdiğini dile getirdi. Yargının tarafsız ve bağımsız olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuk devleti olduğunu hep ifade ettiğini aktaran Tunç, "Burada görülmekte olan bir davayla ilgili olarak siz eğer yargılama yapanlarla ilgili, yargılama yapanlara yönelik birtakım sözler sarf ederseniz o zaman tehlikeli bir durum ortaya çıkar." değerlendirmesini yaptı.
Bakan Tunç, Türk Ceza Kanunu'nun 288. maddesinin açık olduğunu, yargı görevini yapanları etkilemeye yönelik sözler sarf etmenin bir yaptırımının söz konusu olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Görülmekte olan davalarla ilgili olarak özellikle sorumluluk makamında olan kişilerin daha sorumlu davranması lazım. Bu anlamda bırakın yargı görevini yapsın. Burada tarafsız ve bağımsız yargı en doğru sonuca elbette ki ulaşacaktır. Sayın Özel özellikle kendi belediye başkanının yargıya yönelik parmak sallamasına verdiği cevap olarak onun yanında olduğunu ifade etmesi bir talihsizlik. Sorumlu bir genel başkan olarak aslında bırakın yargı bağımsız bir şekilde görevini yapsın ve en doğru sonuca ulaşsın. Siz parmak sallayarak, yargıyı tehdit ederek, 'Şöyle karar vermezseniz şöyle olur, böyle karar verirseniz kaos çıkar, millet ayaklanır.' Bunlar eski Türkiye manzaraları."
TEĞMENLERİN KILIÇLI YEMİNİNİ DEĞERLENDİRDİ
Adalet Bakanı Tunç, Kara Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni'nde teğmenlerin kılıçlarla yemin etmesi hakkında ise şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanımız bugün açık açık ifade etti. Kanunen yapılan yemin bellidir. Bu yemin edildikten, tören bittikten sonra yürürlükten kaldırılan yemin bir grup teğmen tarafından tekrar edilmiş. Bu da tabii kamuoyunda tartışmalara neden oldu. Ordumuz peygamber ocağı, çok badirelerden geçti. O nedenle ordumuz bizim göz bebeğimiz. Orduyu yıpratacak, askerimizi rencide edecek bu tür tutum ve davranışların doğru olmadığını Sayın Cumhurbaşkanımız bugün de ifade ettiler. Eğer siz kanunda belli olan bir yemini, kanunen yapmak zorunda olduğunuz bir yemini yaptıktan sonra tekrar yürürlükten kalkmış olan başka bir yemini farklı bir gösteri halinde yapmaya kalkışırsanız bunun askeri disiplin açısından bir sorun olduğunu ben adli yıl resepsiyonunda da söylemiştim. Elbette ki bunun arka planının araştırılması ve soruşturulması konusundaki hassasiyetimizi de söyledik. Sayın Cumhurbaşkanımız bugün ordunun yıpratılmaması ama bu tür disiplinsiz hareketlere de müsaade edilmeyeceğine yönelik açıklamalarını gerçekleştirdi. O minvalde gerekli incelemeler, soruşturmalar yapılır."