Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: Ayşenur Ezgi Eygi'nin haklarının takipçisiyiz

Kaynak: AA
- Güncelleme:
Gündem Haberleri  / AA

İsrail askerleri tarafından Batı Şeria’da öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi’nin durumu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Tunç, İsrail’in Filistin’de çoğunluğu kadın ve çocuk 40 binden fazla Filistinliyi şehit ettiğini hatırlattı.

Tunç, Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi'nin tüm unsurlarının gerçekleştiğine dikkati çekerek, “İsrail devleti soykırım yapan bir devlet olarak tarihe geçti. Yani burada tüm deliller ortada.” dedi.

Uluslararası Ceza Mahkemesinin başlattığı bir soruşturmanın bir türlü davaya dönüşmediğini, Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı'nın Binyamin Netanyahu’ya yönelik yakalama talebi olduğunu ama bu kararların icra edilemediğini aktaran Tunç, uluslararası hukuk ve uluslararası sistemin bu konuda yetersiz olduğunu söyledi.

"HUKUK TÜM KURALLARI İHLAL EDİLİYOR"

Tunç, “Çünkü sistemin kurgulanması insanlığın sorunlarına çare olacak şekilde kurgulanmamış. Uluslararası Adalet Divanında da İsrail devleti soykırım nedeniyle yargılanıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesinde bir soruşturma var, buraya bizim sivil toplum kuruluşlarımız, barolarımız, Türkiye'nin gayretleriyle elde edilen deliller, TRT'nin, Anadolu Ajansı'mızın elde ettiği deliller Uluslararası Ceza Mahkemesinin savcısına da verilmiş durumda.” diye konuştu.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: Ayşenur Ezgi Eygi'nin haklarının takipçisiyiz - 1. Resim

Uluslararası Adalet Divanında Güney Afrika’nın başlattığı soykırım davasına Türkiye olarak ilk günden bu yana ilgi gösterdiklerini ve geçen ay davaya katılma talebinde bulunduklarını hatırlatan Tunç, Divan'ın aldığı tedbir kararlarının da İsrail tarafından uygulanmadığını, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından da icra edilmediğini belirtti.

Bakan Tunç, zaten İsrail’in bir asırdan bu yana uluslararası hukukun tüm kurallarını ihlal eden, uluslararası sözleşmelere uymayan, uluslararası kuruluşların aldığı kararlara uymayan bir devlet olduğuna işaret ederek, “Yani ona (İsrail’e) devlet demek bile artık mümkün değil. Tabii en son insan hakları aktivisti hem Amerikan vatandaşı hem Türk vatandaşı Ayşenur kızımızın orada şehit edilmesi bizi derinden sarstı. Biz de onun haklarını Türkiye olarak elbette ki takip edeceğiz. O bizim vatandaşımız. Dolayısıyla vatandaşımız olması ayrı, bir de tabii ki orada bir soykırım yapan teröristlerce katledilmesi ayrı, Türkiye olarak biz onun da takipçisi olacağız. Hem Uluslararası Ceza Mahkemesi nezdinde hem Uluslararası Adalet Divanı nezdinde de ve kendi gerçekleştireceğimiz hukuki çalışmalarla da onun hakkını sonuna kadar savunacağız.” şeklinde konuştu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...