AK Parti Sözcüsü Çelik'ten 'Terörsüz Türkiye' mesajı: Bu ay içerisinde birtakım gelişmeler olabilir
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MKYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Sözcü Çelik, 'Terörsüz Türkiye' süreciyle ilgili olarak, "Terör örgütünün kongresini toplaması ve kendisini feshetmesi, silahları bırakması dönüm noktası olacaktır." ifadelerini kullanarak "İnşallah bu ay içerisinde bu sürecin belli aşamaya geldiği birtakım gelişmeler olabilir." dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı sonrası 'Terörsüz Türkiye', Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumu, iç ve dış politikadaki gelişmeler ile bir süredir gündem olan 'normal doğum' tartışmalarına değindi. Çelik'in 'Terörsüz Türkiye' mesajı ise dikkat çekti.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan başkanlığında yapılan MKYK toplantılarına ilişkin parti genel merkezinde açıklamalarda bulundu.
Papa Franciscus'un hayatını kaybetmesiyle ilgili sözlerine başlayan Çelik, "Bütün Hristiyan alemine ve Katolik dünyasına başsağlığı diliyoruz. Ortaya koyduğu sağduyulu irade Papa'nın bütün süreçlerde hakkaniyetli mesajlarının bir örneğiydi. Gazze'yle ilgili silahsız sivillerin hedef alınması karşısında sessi kalamayız, demişti. Bir kere daha Vatikan devletine başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz." ifadelerini kullandı.
"ÖNDER, 'TERÖRSÜZ TÜRKİYE' SÜRECİNİ DE GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE SAHİPLENİYORDU"
TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumuyla ilgili olarak da konuşan Çelik, şunları kaydetti:
"Sırrı Süreyya Önder, uzun zamandır tanışıklığımız olan hem sanatçı hem siyasetçi geçirdiği rahatsızlıktan dolayı üzgünüz. Gerekli müdahale yapıldı ve tedavi süreci yürütülüyor. Biz Sırrı Bey'le uzun zamandır tanışırız, çeşitli konularda derinlikli sohbetlerimiz olmuştur. Onun bir şekilde mağdur olmuş insanlara dokunması, kardeşliğimizin güçlenmesi için yaptıkları bir şekilde kendini gösterdi. Türkiye'nin farklı kesimlerinden ona olan bu sahiplenmeyi gösterdiler.
Önder, 'Terörsüz Türkiye' sürecini de güçlü bir şekilde sahipleniyordu. Sürecin devam ettiği bu zamanlarda bazen buluşurduk ve sağlık durumu da gündeme gelirdi ve sağlığı konusunda hassas olmasını söylerdik, o da biraz 'Ecel ölüme manidir, şu işin sonucunu görelim, sağlığımıza sonra asılırız' derdi. İnşallah dua ediyoruz, bütün sevdiklerine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Hastanede, hastane dışında ortak dostumuz olan doktor arkadaşlarımızın ne kadar yakından ilgilendiğini görüyoruz. Orada her kademeden sağlık personeline teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Bu vesile ile kötü, çirkin tartışmalar oldu, hepimizi üzdü. İyi şeyleri, kardeşliği, doğru sözleri öne çıkarmamız lazım. Doğru sözleri büyütmek lazım. Kem söz söyleyenleri kendileriyle baş başa bırakmak lazım. Rahatsızlığında da görüldü ki, hemen hemen toplumun bütün kesimleri esasında 'Terörsüz Türkiye' sürecinin de sembol isimlerinden biri olduğu için bu sürecin başarıya ulaşması için büyük bir gayret ve arzu içinde."
"YEPYENİ BİR DÖNEM AÇILDI"
"Geçmişte bazı uygulamalar sebebiyle Kürt vatandaşlarımızın üzerindeki ret, inkar ve asimilasyon politikalarını hükümetlerimiz döneminde demokratik reformlara imza atarak kaldırdık." diyen AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Çok riskli, karanlık zamanlarda tehditlere, siyasi suikast tehditlerine rağmen bu yol Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yüründü. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Bahçeli'nin tarihi çağrısı ile yepyeni bir dönem açılmış durumda. Önümüzde toplumsal birliğimizi derinleştirmenin, demokrasinin ölçeğini büyütmenin, bölgemizdeki, yakın çevremizdeki komşularımızla daha çok dayanışmanın gerekliliği ortada." ifadelerini kullandı.
"BİRTAKIM FELAKET SENARYOLARI ODAKLARINI GÖRÜYORUZ"
AK Parti Sözcüsü Çelik, "Birtakım felaket senaryoları odaklarını görüyoruz. Türkmenler, Araplar, Sünniler, Şiiler, Aleviler, Ezidiler hangisi olursa olsun bütün etnik ve mezhep gruplarına dönük olarak kardeşlik yaklaşımını ortaya koymak için özellikle Sünni-Şii üzerinden, Türk-Kürt üzerinden fitne çıkarmak isteyen odaklarını görüyoruz. 'Terörsüz Türkiye' hedefi, vatandaşlarımızın faydasına olacak, geleceğimizin terör yoluyla esir alınmasına karşı, geleceğimiz üzerine ipotekler oluşturmasına karşı Türkiye'nin terör meselesinden kurtulmuş olarak ilerlemesi gerektiğinin açık ifadesidir. Bu şekilde bakacağız meseleye." dedi.
Çelik, 'Terörsüz Türkiye' sürecine ilişkin şu ifadeleri kullandı:
"Dış politikadaki etkimizi büyütmek, Türkiye'yi her alanda bağışıklık sisteminin daha da güçlü hale getirmek için bu iradeyi sürdürmeye devam edeceğiz. İnşallah yakın zamanda bir takım gelişmelerle birlikte 'Terörsüz Türkiye'yi doğru zamanda, vatandaşlarımızın ortak geleceğine katkı sağlayacak, bölge halklarının dayanışmasına katkı sağlayacak şekilde hep beraber göreceğiz."
"TERÖR ÖRGÜTÜNÜN SİLAHLARI BIRAKMASI DÖNÜM NOKTASI OLACAKTIR"
'Terörsüz Türkiye' sürecine ilişkin, "İnşallah bu ay içerisinde bu sürecin belli aşamaya geldiği birtakım gelişmeler olabilir." diyen Çelik, şunları kaydetti:
"Siyasi partiler arasındaki ziyaret trafiği de dahil olmak üzere sonuçta Türkiye, 'Terörsüz Türkiye' hedefine ulaşsın. Terör örgütünün kongresini toplaması ve kendisini feshetmesi, silahları bırakması dönüm noktası olacaktır. Bu herkes için, bölgeyi terör üzerinden istikrarsızlaştırmak isteyenlerin aleyhine, daha çok kardeşlik isteyenlerin, yakın coğrafyamızda kardeşliğin, dayanışmanın güçlenmesinde lehine durum ortaya çıkaracaktır. Süreci yakın bir şekilde takip ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 'Terörsüz Türkiye' sürecinin yakından takip edilmesi üzerine kurulmuş heyet var. Heyet hemen hemen gün aşırı toplantı yaparak süreci yakından takip ediyor. Buna Türkiye açısından ve bölgedeki felaket senaryoların engellenmesi açısından stratejik bir kazanım olarak değerlendiriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Bahçeli'nin iradesi bunu güçlü bir şekilde sahiplenmektedir."
Dış politikadaki gelişmelere de değinen Çelik, "Kuzeyimizde Rusya- Ukrayna savaşı güneyimizde Esed rejiminin devrilmesiyle yeni bir hükümet kurulması, İsrail hükümetinin operasyonlarının ortaya çıkardığı istikrarsızlaştırıcı tavır ve Gazze'deki katliam. ABD'deki vergi çıkışının dünyadaki güç dengelerinin yeniden tanımlanacağı bir döneme girdiğimizi gösteriyor. Türkiye'nin en büyük gücü demokrasinin gücüdür. Geçmişten birçok tarihi dönem çağrılarak bugün anlamlandırılmaya çalışılıyor." dedi.
AK Parti Sözcüsü Çelik, şunları kaydetti:
"Demokrasimizden taviz söz konusu olmaksızın ortak vatan hayalinin olması için bütün süreçler daha güçlü görülecek. Bir tek Türkiye'nin bölge halkları için ortak refah üretme iradesinin pozitif olarak geliştiğini görmek ve süreci doğru okuyan iradesi sayesinde önümüzdeki dönemde dünya siyaseti nasıl şekillenecek sorusu Türkiye yeni dönemde ne yapacak sorusuyla birlikte sorulmaktadır."
"ZEHİR TACİRLERİNE BÜYÜK BİR OPERASYON YAPILDI"
Uyuşturucuyla mücadelede net mesajlar veren Çelik, "Özellikle zehir tacirlerine karşı etkili tedbirler sürdürülmeli. Çok büyük bir Narko-Kapan operasyonu hayata geçirildi. Çocuklarımıza dönük kötülük üretmeye çalışan zehir tacirlerine büyük bir operasyon yapılmış oldu. Bu meseleyi en yakın şekilde takip etmeye devam ediyoruz." dedi.
"KADINLARIN TERCİHİNE, HAYAT TARZINA DAYATMA GİBİ ALGILANMASINI ARZU ETMEYİZ"
Bir süredir Türkiye'nin gündeminde olan normal doğum tartışmalarına da değinen Çelik, şu ifadeleri kullandı:
"Bu normal doğum konusuyla ilgili olarak düşünülen şey tabii ki annenin ve bebeğin sağlığını düşünme ve bu çerçevede yaklaşım konusudur. Bazıların iddia ettiği gibi kadınlara dayatma, müdahale gibi değerlendirmek doğru değil. Nihayetinde hekimlerin değerlendireceği konu. Bu dünyada da tartışılan konu. Burada hem annenin hem bebeğin sağlığını düşünerek gereksiz, lüzumlu olmayan cerrahi müdahalelerin olmamasıyla ilgili hassasiyettir. Biz burada bütün annelere, anne adaylarına en yüksek hassasiyetle bir kez daha saygılarımızı iletiyoruz. Biz kadınların herhangi şekilde tercihine, hayat tarzına dayatma gibi algılanmasını arzu etmeyiz. Gerekli olmayan zamanlarda endikasyon üretecek tıbbi müdahaleler yapılıyor. Bu gayri tıbbi müdahale olmuş oluyor. Doktor kararıyla bu işlemlere tabii ki uygun yol her zaman mümkündür. Burada önemli olan anne ve bebeğinin sağlığının korunmasıdır. Burada bizim için esas olan annenin ve bebeğin sağlığının korunması, gerekli olmayan cerrahi işlemin söz konusu olmamasıdır."
Normal doğum konusuyla başlayan ve farklı bir yere evrilen tartışmalarla ilgili Çelik, şunları kaydetti:
"Maalesef muhalefet kanadından yanıltıcı, toksik yaklaşımlar görüyoruz. Normal doğum meselesinden buraya kadar yalan siyaseti diyebileceğimiz birtakım işlere imza atılıyor. Buradaki esas mesele, Türkiye'nin içinde uzun zamandır demokrasinin ölçeğinin büyütülmesidir. Kültürel problemlerin, etnik ve mezhebi, kimlik alanlardaki problemlerin çözümü. Yüksek bir perspektiften demokrasinin ölçeğinin büyütülmesi çerçevesidir. Kimlikçi, etnik referanslarla değil reform siyasetiyle yapılması lazımdır. Terör örgütlerinin denklemden çıkarılması, bölge halkları arasındaki dayanışmanın daha güçlü hale getirilmesidir."
CHP'nin Yozgat mitingiyle ilgili olarak da konuşan Çelik, "CHP'nin mitinginin bizi ilgilendiren tarafı yok. Sonuç olarak CHP'li siyasetçiler, CHP'li birtakım yayın organları bile sonuçta CHP'nin yaptığı mitingin başarılı olup, olmadığını AK Parti'nin geçmişte yaptığı mitinglerle mukayese yapıyor. Demek ki burada ölçü AK Parti'dir. Biz meydanların, kitlelerin partisiyiz. Biz büyük demokrasi buluşmaların partisi olarak Türkiye'nin en önemli referansı olmaya devam ediyoruz." dedi.
"BÜLENT ARINÇ'IN SÖYLEDİKLERİ AK PARTİ'Yİ, KURUMLARINI TEMSİL EDEN BİR GÖRÜŞ DEĞİL"
Eski siyasetçi Bülent Arınç'ın, yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan Ekrem İmamoğlu ile ilgili sözlerini değerlendiren Çelik, "Bülent Bey'in değerlendirmeleri yapıldığında şöyle bir şey çıkıyor. AK Parti adına kimlerin açıklama yapacağı belli. Bülent Bey'in bahsettiği konularda bizim görüşlerimiz belli. Sonuç olarak Bülent Bey'in söyledikleri AK Parti'yi, kurumlarını temsil eden görüş değil. Bülent Bey'in kişisel görüşleri. O değerlendirmeyi kendine sormak gerekiyor. Bu değerlendirmelerin AK Parti'nin kurumsal görüşleriyle ilgisi yoktur." ifadelerini kullandı.