Bahçeli'den TÜSİAD'ın çıkışına: Hükümeti devirme, yıpratma operasyonu

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Aras ve Başkan Orhan Turhan'ın genel kurulda yaptığı konuşma siyaset dünyasında bomba etkisine neden oldu. Konuşmayla ilgili soruşturma başlatılırken MHP lideri Bahçeli sert bir açıklama yaptı. Bahçeli "TÜSİAD'IN vesayetçiliği nüksetti. Art niyetli, siparişi alınmış planlı siyaset mühendisliğidir. Kurnazlığa gerek yoktur. Hükümeti devirme, yıpratma operasyonu" dedi

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nin (TÜSİAD) geçtiğimiz günlerde gerçekleşen genel kurulu siyaset gündemine oturdu. YİK Başkanı Ömer Aras "Politik hayatta olağanüstü olaylar" başlıklı bir sunumda tutuklanan gazeteciler, iş insanları ve politikacılara yönelik eleştirilerine yer verdi.

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan da hukuk sistemine yönelik eleştirilerde bulundu. Orhan, "Yolsuzluk, dolandırıcılık, karaborsa haberlerinin ardı arkası kesilmiyor. Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, galiba artık şirket kurmaktan daha kolay"  ifadelerini kullandı.

"VESAYETÇİ SANCILARI NÜKSETTİ"

Hukuk sistemi ve hükümeti hedef alan bu sunuma tepkiler ise peş peşe geldi. 

En sert eleştiri ise MHP lideri Devlet Bahçeli'den geldi. TÜSİAD için "vesayetçi sancıları yeniden nüksetti" deyip "Hükümeti devirme, yıpratma operasyonu" olarak niteledi.

Bahçeli'nin açıklaması şu şekilde:

Geçtiğimiz günlerde TÜSİAD Genel Kurulu toplanmış, bu kapsamda mezkur derneğin başkanıyla yüksek istişare konseyi başkanının sıralı ve sivri eleştirileri ülke gündemini fazlasıyla meşgul etmiştir.

TÜSİAD’ın vesayetçi sancıları tekrar nüksetmiştir.

Kurulduğu 1971 yılından buyana siyaseti yönlendirmeye, millet iradesini tariz, tahkir ve tahrip etmeye dayalı bir strateji izleyen TÜSİAD’ın hükümetlere doğrudan ve gazete manşetleriyle meydan okuduğu karanlık dönemler hala unutulmamıştır.
Türkiye’de demokratik standartlar son derece yüksektir.

"SEÇKİNLERİN HUKUKUNA ÖZLEM DUYAN BİR AVUÇ ELİT"

Bu kapsamda demokrasi sisteminin köklü tecrübe ve uygulamalarının yanı sıra kurumsal ve kuramsal mahiyette işlerliği ve işlevselliği de geniş kabul gören aleni bir gerçektir. 

Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir ve hukukun üstünlüğü hâkimdir.

Bunun tam tersini pişkince iddia ve ifade edenler üstünlerin ve seçkinlerin hukukuna özlem duyan bir avuç elit ve kaymak tabakadan başkası değildir.

Türk yargısının takdir ve tasarruflarını eleştirmek haksızlık ve hazımsızlık olmakla birlikte uyumsuz ve uzlaşmaz bir muhalefet dilinin saplantılı tezahürüdür.

MUHALEFETE TÜSİAD ELEŞTİRİSİ

TÜSİAD’ın iç ve dış çıkar gruplarına sözcülük yaparak Türk milletin seçim ve tercihleri etrafında kuşku oluşturma gayret ve gayesi art niyetlilik, siparişi alınmış planlı siyaset mühendisliğidir.

Muhalefet partilerinde, özellikle CHP’yi rehin almış Cumhurbaşkanı adayının kim olacağıyla ilgili sıcak ve sıkıcı tartışmalar her gün yeni bir boyut kazanmaktadır.

Ayrıca tavşan aday pazarı da açılmış, müzakere ve münakaşalar çıta yükseltmiştir.

CHP ve diğer muhalefet partilerinin TÜSİAD Başkanı’nın melez ve mesnetsiz acıkmalarına verdiği destek de açıktır.

Asıl iş ve iştigal alanlarından taşarak Türkiye’ye karşı beşinci kol faaliyetine heveslenen; üretim, yatırım, istihdam, ihracat ve büyüme konusunda geniş çaplı bir vizyon ortay koymaktan mahrum olan TÜSİAD’ın, zımnen ve özneyi gizleyerek Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmalarına katılma iştahı ise gözden kaçmayacak ölçüde ortadadır.

TÜSİAD muhalefet cenahını konsolide etme arayışındadır.

O halde CHP’nin bir yandan tavşan adayları gündemde tutarken diğer tarafta yedek kulübesinde beklettiği TÜSİAD Başkanı’nı Cumhurbaşkanı adayı olarak tespit ve değerlendirmesi siyasi ve ideolojik ahlaklarıyla tutarlılık gösterecektir.

Hiç kimse boşa sallayıp dolu tutmanın çabasında olmamalıdır.

TÜSİAD’ın; hükümeti devirme, değilse bile yıpratma; dahası muhalefete ön açma operasyonun çatı kuruluşu haline dönüşmesi hukuksuz, anti demokratik ve gayri ahlaki bir savrulmadır.

"KURNAZLIĞA GEREK YOK"

Üstelik sorunları tarif ederek bununla mündemiç sözde çözümleri paylaşan TÜSİAD yöneticilerinin ezberleri tekrarlamaktan öte sunumları inandırıcı ve ikna edici bir muhtevadan tamamen yoksundur.

Saman altından su yürütme dönemi kapanmıştır.

Türkiye’de sistemin iflas ettiğini söylemek, ekonomik bir vizyon ortaya koymak yerine siyasi hedef takibine tevessül etmek baştan ayağa tutarsızlık ve şark kurnazlığıdır.

Nitekim kurnazlığa gerek yoktur, buna aldanacak ve kanacak bir vicdan sahibi asla olmayacaktır.

Son söz olarak diyeceğim şudur: CHP’nin ve yanında-yöresinde yuvalanan marjinal muhalefet partilerin potansiyel Cumhurbaşkanı adaylarının eşkali belli olmaya başlamış, robot resmi de çizilmiştir. 

TÜSİAD Başkanı kendine güveniyorsa ve cesareti varsa sadece gizli kapaklı diyalogları ve al-ver süreçlerini ilan ve ifşa ederek ne kadar şeffaf ve demokrat olduğunu ispat edebilecektir.

PEŞ PEŞE GELEN TEPKİLER

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da söz konusu konuşmayı şu cümlelerle eleştirmişti:

"Vesayetçi anlayışı tarihe gömdük. Ülkemizi yüksek standartlı demokrasiye kavuşturduk. Ülkemizin kalkınmasını sağlamaya, halkımızın alım gücünü artırmaya devam edeceğiz"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, ise vesayet odaklarının, millete rağmen siyaseti dizayn ettiği, bağımsız yargıya yön verdiği dönemlerin artık tarih olduğunu belirterek, "Bu tarihi biz Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde milletimizle birlikte yazdık" demişti.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), iş dünyasının genelini temsil ettiği iddiasıyla yapılan açıklamaların, ekonomik kalkınmadan uzak ve toplumsal huzuru zedeleyici olduğunu belirterek, "Türk iş dünyasının sorumluluğu çözüm odaklı yaklaşım ve ekonomik kalkınma olmalıdır." değerlendirmesinde bulunmuş şu açıklamayı yapmıştı:

"Tüm bu çabaların yanında biz de iş dünyası olarak meselelere, yalnızca mevcut sıkıntılar üzerinden karamsar bir bakış açısı ile değil, çözüm yolları geliştirme ve uzun vadeli stratejiler oluşturma adına sorumluluk penceresinden baktık, bakmaya da devam ediyoruz. Bu nedenle, Türkiye'nin içinden geçtiği bu kritik süreçte tüm paydaşlarımızla ortak bir akıl çerçevesinde meseleleri ele almanın ve yapıcı öneriler geliştirebilmenin önemine inanıyoruz. İş dünyası olarak hepimiz, ülkemizin ekonomik büyümesini, istihdamını ve toplumsal huzurunu önceleyen bir perspektifle hareket etmek zorundayız"

Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, "TÜSİAD Genel Kurulunda muhalefet partisi diliyle konuşmalar yapmak, siyasilerden rol çalmaktır." ifadesini kullanmıştı.

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
ibrahim16 Şubat 2025 17:05

başından Türkiye'yi çıkarın sanayiciler derneği olsun sonra onuda kaldırın acil bir şekilde Hemde

Sonraki Haber Yükleniyor...