Dışişleri Bakanı Fidan: Biz, bize saldırmayan hiçbir ülkeye açıktan saldırmayız

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Dışişleri Bakanı Fidan: Biz, bize saldırmayan hiçbir ülkeye açıktan saldırmayız
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, katıldığı televizyon canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Fidan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, "Suriye'de Türkiye ile çatışma istemiyoruz." açıklamasına değinerek, "Türkiye olarak Suriye'de herhangi bir ülkeyle çatışma niyetimiz yok. Biz, bize saldırmayan hiçbir ülkeye açıktan saldırmayız." dedi. Bakan Fidan ayrıca, "ABD'nin Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi, bir çerçeve çizmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun açıklamaları, Türkiye-ABD ilişkileri, Suriye konusu ve gündemdeki dış politika meselelerine ilişkin konuştu.

Bakan Fidan, CNN Türk'te katıldığı bir canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. ABD'ye gidip Donald Trump ile görüşen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun açıklamalarını değerlendiren Bakan Fidan, dikkat çeken ifadelere imza attı.

"SURİYE'DE, SADECE İSRAİL İLE DEĞİL HERHANGİ BİR ÜLKEYLE ÇATIŞMA NİYETİMİZ YOK"

Netanyahu'nun "Suriye'de Türkiye ile çatışma istemiyoruz." sözlerine değinen Bakan Fidan, "Türkiye olarak Suriye'de, sadece İsrail ile değil herhangi bir ülkeyle çatışma niyetimiz yok. Suriye bağımsız bir ülke ve artık yeni bir Suriye ile karşı karşıyayız. Bu Suriye'nin kendi savunma politikasını, kendi dış politikasını, kendi bölgesel işlerini, kendisini dizayn etmesine izin vermek gerekiyor. Niyet okuyucu yaklaşımlarla bir takım ön alıcı tedbirler geliştirmeye çalışmak İsrail'in yaptığı gibi provokatif oluyor." dedi.

Bakan Fidan, "Bizim özellikle bölge ülkeleriyle, Ürdün ile, Irak ile, Lübnan ile bir araya gelerek Suriye'nin de dahil olduğu kurduğumuz platform, DEAŞ ile mücadele başta olmak üzere güvenlik sorunlarını mercek altına alan bu platform gerçekten çok işe yarıyor. Bu aslında özgür egemen Suriye'nin kendi istekliliğiyle, bölge ülkeleriyle bir araya gelerek uzun yıllardır kurmaya başladığı ilk ciddi platform." ifadelerini kullandı.

"SADECE BAKMAKLA YETİNMEYİZ"

"İsrail'in bölgedeki yayılmacı bir takım emellerini kullanarak Suriye'de provokasyon çıkarmaya çalışması kabul edilebilir bir konu değil." diyen Dışişleri Bakanı Fidan, şunları kaydetti:

"Bizim Türkiye olarak tekrar ediyorum, sadece İsrail'le değil, bölgede ilişkin bir ülkeyle Suriye'de çatışma niyetimiz yok. Ama Suriye'nin tekrar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek bir iç karışıklığa, bir operasyona, bir provokasyona maruz kalmasını da izleyemeyiz. Ona da sadece bakmakla yetinmeyiz."

Bakan Fidan, şu ifadeleri kullandı:

"İsrail'in şu anda yürüttüğü operasyonlar her zaman söylediğimiz gibi ne Suriye'nin güvenliğine, ne İsrail'in güvenliğine hizmet eder operasyonlar. Bu uzun vadede Ortadoğu'da çok daha fazla istikrarsızlığı, güvensizliğe sebep olur. Dolayısıyla bizim Türkiye olarak ön alıcı, diplomatik ve diğer tedbirlerle bu sorunu daha başlamadan belli bir noktada söndürmemiz gerekiyor. Suriye ile bizim birçok alanda iş birliğimiz var ve Suriye'de de yeni hükümet daha yeni kuruldu. Bürokrasiyi daha yeni toparlıyorlar, ordusunu daha yeni bir araya getiriyor. Her şey çok yeni başlıyor. Bu yeni hükümetin halkına temel hizmetleri götürmesi, ticaret, bankacılık, ekonomi, altyapı, üst yapı birçok alanda atması gereken adımlar var, verilmesi gereken hizmetler var."

"Türkiye bu konuların hepsinde ideal bir ortak olma, dost olma konusunda Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu gibi büyük bir niyet taşıyor, ciddi bir kapasitesi var." diyen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Suriye gerçekten Türkiye'nin desteğiyle birçok sorunlarının üstesinden gelebilecek durumda. Önce niyetimiz var, sonra kapasitemiz var, sonra vizyonumuz var. Bütün bunun üçü birleştiği zaman bir dosta daha faydalı sizden başka kimse olamaz. Bunu da Suriye'deki yönetim biliyor, bölgedeki ülkeler biliyor. Bizim Suriye'ye getirmeye çalıştığımız anlayış gerçekten istikrara dayalı, refaha dayalı bir anlayış. Bunun içerisinde belli miktar güvenlik işbirliği olur, bunlar terörle mücadele çerçevesinde olur dediğim gibi biz baştan beri terörle mücadeleyi bir bölgesel sorun ilan ettik, bununla ilgili gerekli girişimleri başlattık." şeklinde konuştu.

Önceki gün Ürdün'de bakanlar düzeyindeki toplantının devamı niteliğinde teknik düzeyde Ankara'da Dışişleri Bakanlığı'nın ev sahipliğinde bir toplantı düzenlendiğini açıklayan Bakan Fidan, şu ifadeleri kullandı:

"Atacağımız bu sefer somut adımlar nasıl olacak, bir operasyon karargahı nasıl olacak, nasıl hayata geçecek, hangi aktör ne kadar görev alacak, DEAŞ ile nasıl mücadele edecek bunların adımlarını atıyoruz. Şu anda Suriye'nin ihtiyacı olan birçok alanda Türkiye'nin tabi ki destek vermesi doğaldır karşılıklı anlaşmalar çerçevesinde. Yani eğer Suriye kendisi güvenliğiyle ilgili bir sıkıntı görür, bununla ilgili bir bölgesel anlaşma yapmak isterse herhangi bir ülkeyle, ya da onu kendi bilecekleri şey."

"İSRAİL SİSTEMLİ BİR ŞEKİLDE SALDIRI DÜZENLİYOR"

"İsrail baştan beri bakarsanız, son 3,5-4 aydır sistemli bir şekilde 8 Aralık'tan itibaren Esad ülkeyi terk ettiği günden itibaren çok sistemli bir şekilde düzenli bir ordunun kullanacağı ne kadar düşük bir hedef aldığını görüyoruz." diyen Bakan Fidan, şunları kaydetti:

"Bir ordunun kullanacağı ne kadar uçak, helikopter, gemi, hava savunma üstü, radar üssü teker teker tahrip ediyor. Yani yeni gelen yönetime, silahlı kuvvetlere hiçbir şey bırakmama konusunda bir strateji belirlemiş durumda ve bunu da adım adım geliştiriyor. Yerlerini biliyor, muhtemelen yerleri önceki rejim tarafından da giderken bunlara da verilmiş olabilir. Kardeşinin olduğu iddiası var. Bunların hepsi mümkün. Bunlar istihbarat edip geliştirme faaliyetleri, aşinası olduğumuz konular. Bunun çok sistemli bir şekilde yapıldığını görüyoruz zaten. Biliyorsunuz önceden Esad varken İsrail bu operasyonları İran'ın ve Şii milislerin altyapısına yönelik yapıyordu sürekli son 3 yıldır. Şimdi Esad gittikten sonra yeni hükümetin eline bu türden yeteneklerin kalmaması için çok sistemli bir hareket gösteriyor. Şu anda yeni hükümet daha büyük bir sorun kümesiyle baş başa olduğu için bu konulara yönelik açıktan şu ana kadar bir tepki koymadı. Ama tekrar ediyorum yani bu türden tavırlar, hareketler, saldırılar bölgeyi provokasyona açık hale getirir."

"BİZE SALDIRMAYAN KİMSEYE SALDIRMAYIZ"

Bakan Fidan, net mesaj vererek, "Biz bize saldırmayan hiçbir ülkeyle açıktan saldırmayız. Başka bir ülkeyle ilgili konuya geldiğimiz zaman da orada istikrarsızlık çıkmaması önemli. Komşu olan bir ülkede bize de etkisi dokunacak, zararı dokunacak bir istikrarsızlık alanı çıkıyorsa orada biz buna seyirci kalamayız. Bununla ilgili atılması gereken başta diplomatik adımlar olmak üzere adımlarımızı atarız." dedi.

"ABD NETANYAHU'YA AYAR VERMELİ"

ABD'ye de Netanyahu konusunda bizzat mesaj veren Bakan Fidan şu ifadeleri kullandı:

"Gazze'yi, Filistin sorununu esas alan bir Orta Doğu perspektifine baktığımız zaman Amerika'nın Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi, bir çerçeve çizmesi gerekiyor. Çünkü biliyorsunuz bir önceki yönetim Biden yönetimiydi. İsrail'in politikalarına kayıtsız destek verdiği için hem Amerika'nın ağır bir meşruiyet kaybına, kredi kaybına hem de Amerika'nın temsil ettiği uluslararası sistemin, başta batı medeniyeti diye tanımlanan siyasal ve normatif çerçevenin erozyonuna sebep oldu. Trump'ın ekibi bunu gözlemliyor. Trump iktidara gelirken hem Filistin'de hem Ukrayna'da savaşları sonlandırmayı ve küresel manada yeni bir savaş başlatmamayı vadederek geldi. Şimdi bu noktada hem Ukrayna'da bir hız kazanıldığını görüyoruz hem de Gazze'de gelir gelmez bir adım attı biliyorsunuz. Umarız ikincisi de gelir. Çünkü birinci aşama olmuştu, ikinci aşama olmadı. Burada İsrail'de bir çerçeve çizilmesi gerekiyor. Bu bir iktidar savaşı kendi aralarında. Bu bir bölgesel savaşın da ötesinde. Patron kim savaşı."

"Amerika verdiği askeri yardımlar, para ve siyasi destek ve BM'deki durumu üzerinden mi patron olacak?" sorusunu soran Fidan, şunları kaydetti:

"İsrail ve Yahudi lobisi Amerikalı siyasetçilere içeriden verdikleri destek üzerinden mi patronluk yapacak? Şimdi bu bir iç mücadeledir böyle tanımladığınız zaman. Yani burada artık bunun adının konması gerekiyor. Sayın Trump'ın liderlik özelliğiyle baktığınız zaman burada bu konuda aşırı hassas olduğunu görüyorsunuz. Burada Siyonizme sempatisi vardır, İsrailli destekler, etraftaki insanlar da gerçekten o yönde seçilmiş, atılmış insanlardır vs. Ama günün sonunda şunu da duymak istemez, ya bu da İsrail'in adamı çıktı, yani o ne derse onu yapıyor, bunu duymak istemez herhalde. Bu kadar dünyayı karşısına alan bir insan herhalde Netanyahu ile hesaplaşmaktan kaçınmayacaktır diye düşünüyorum."

TÜRKİYE İLE İSRAİL ARASINDA GÖRÜŞME OLACAK MI?

"İsrail'in bir takım güvenlik hedefleri var, Amerikalıların bir takım güvenlik hedefleri var, bizim bir takım güvenlik hedeflerimiz var, Iraklılar var, Ürdünlüler var..." diyen Bakan Fidan şu ifadeleri kullandı:

"Suriye alanı için mesela konuşuyorum, Irak alanında yürüyen konularımız var. Irak alanında yıllardır operasyon yapıyoruz, orada bizim dışımızda da askeri usuller olan yapılar var. Bütün bunların hepsiyle bir çatışmasızlık mekanizması kurarak, yani ben burada operasyon yapıyorum ama senin güçlerinle de karşı karşıya gelmeyeceğim, benim hedefim belli, sistemi kuruyoruz. Şimdi Suriye'de de biz bir takım operasyonları yaparken, gerek havadan gerek başka türlü, burada o bölgede uçak uçuran İsrail'le belli bir noktada çatışmasızlık mekanizması, tıpkı Amerikalılarla yaptığımız gibi, Ruslarla yaptığımız gibi olması gerekiyor. Suriye'de bizim Ruslarla, bu çok yoğun çalıştırılmıştır, Rusların daha etkin olduğu dönemde, Amerikalılarla, daha sonra İranlılarla çatışmasızlık mekanizmamız vardı. Şimdi bu mekanizmaya aslında bir noktada İsrail'in de eklenmesi gerekiyor. Bunu temin edici tabii ki teknik yüzeyde temasların olması normal."

"ÇATIŞMAZLIK MEKANİZMASI KURULABİLİR"

Dışişleri Bakanı Fidan, "Bizim prensipte mutabık kaldığımız, irade koyduğumuz, onay verdiğimiz husus eğer bir faaliyet yaparken bölgedeki aktörler, sadece İsrail değil, tekrar ediyorum, orada Rus askeri üssü var, Amerikalılar var, güneyde Ürdünlüler var, doğusunda Irak askeri üsleri var. Bunların hepsiyle bir çatışmasızlık, yani bir koordinasyon mekanizması içerisinde olmak, askeri operasyon yapılırken atılması gereken adımlardan biridir bu zaten. Yani bu İsrail için geliştirilmiş özel bir yöntem değil." dedi.

"Normalleşme konusunu şöyle izah etmek lazım. Yani Suriye üzerinden Türkiye-İsrail normalleşmesini ve normalleşmemesini tanımlamak şu an itibariyle büyük ölçüde eksik bir konu." diyen Bakan Fidan, şunları kaydetti:

"Zaten Cumhurbaşkanımızın iradesini o şekilde ortaya koydu. Biz ticari ilişkiyi kesiyoruz, Büyükelçimizi geri çekiyoruz, Gazze'de ateşkes sağlanıp, insani yardımlar başlayana kadar."

Suriye'deki İsrail saldırılarına da değinen Fidan, "Bizim Suriye'de vatandaş olarak kaybımız yok. 8 Aralık'tan itibaren alt yapı ve üs yapı düzenli orduya ait vuruluyor. Bizim deklare ettiğimiz üs bölgemiz yok. Suriye'ye biraz saygılı olmamız gerekiyor. Onların da değerlendirmeleri duruşları önemli." dedi.

"TRUMP, CUMHURBAŞKANIMIZA SAYGI DUYUYOR"

ABD Başkanı Trump'ın, Netanyahu ile görüşmesi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkındaki sözlerine değinen Bakan Fidan, "Trump, Cumhurbaşkanımıza saygı duyuyor. Cumhurbaşkanımızla kendisi arasında özdeşlik kuruyor. Bizim liderimiz Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu başarılar, küresel lider oluşu, Trump gibi gerçek liderlik hususunda hassasiyet gösteren biri için örnek oluşturuyor. Cumhurbaşkanımızın da kendisine yönelik teveccühü var." dedi.

ERDOĞAN-TRUMP GÖRÜŞMESİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasındaki olası görüşmeye de ilişkin konuşan Bakan Fidan, "Liderlerin irade beyan ettiği bir konu. Ne zaman ve nerede olacağını şu an konuşuyoruz. Mümkün olan en kısa zamanda gerçekleşecek." ifadelerini kullandı.

CAATSA YAPTIRIMLARI KALKACAK MI?

Türkiye'ye uygulanan CAATSA yaptırımlarıyla ilgili konuşan Fidan, "CAATSA bir kanun. Kanunda bir takım şeyler yapılması gerekebilir. Bu konuda hukukçular çalışıyorlar. ABD'deki yeni yönetim konuyu çalışıyorlar. Bizim F-35 ile ilgili başlamış bir sürecimiz vardı. Şu ana kadar kazanılmış olan hakkımız olan konular var. Belirli firmalarınız burada üretimin parçası olmuş, onlar çıkarılmış. 2. süreç ise devam edecek miyiz, ne kadar devam edeceğiz buna bakılacak. Hava Kuvvetleri'nin bizlerin de katkısı ile oluşturacağı tehdit durumu verisinden sonra Cumhurbaşkanımıza sunulur. CAATSA'ya takılan yatırımlarımız da oluyor. Bazı ana malzemeleri yedek parçaları mühimmatı dışardan alınıyor, bunların içinde ABD'de de var." dedi.

"PKK'NIN NE OLACAĞI MESELESİ ABD'NİN EN SON DERDİ"

"ABD'de yeni yönetim Suriye dosyası gibi konuları yeniden en baştan ele alıyor." diyen Bakan Fidan, şu ifadeleri kullandı:

"Bu konuda onlara fırsat vermek gerekiyor. Ancak bu görüşler oluşturulurken ona göre bazı diplomatik adımların atılması gerekiyor. Bizim bunu yoğun bir şekilde yaptığımızı düşünüyorum. Kamplar var hapishaneler var. Bence PKK'nın ne olacağı meselesi ABD'nin en son derdi. Trump yönetimi bu konuyu değerlendiriyor. Bizim de konuşmalarımız yönlendirmelerimiz temaslarımız devam ediyor."

TERÖR ÖRGÜTÜ ELEBAŞI ÖCALAN'IN ÇAĞRISI

Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın terör örgütü PKK'ya fesih çağrısına değinen Bakan Fidan şunları kaydetti:

"Her şey kamuoyunun önünde gerçekleşiyor. Çağrı yapıldı, bu çağrıya ne cevap verileceğine bakılıyor. Biz devlet olarak biz hiçbir zaman güvenliğimizi kimsenin alacağı karara bırakmayız. Milletimiz bunu bilsin, bizim askeri faaliyetlerimiz hep bu doğrultuda devam eder. Biz elbette bu meselenin sulh ile çözülmesini isteriz ancak diğer seçeneklere de hazırlıklıyız. Türkiye içerden bir hamle yaptı, dışarından da hamle yapmaya çalışanlar olacaktır. Örgüt kendini kullandırmaya ne kadar müsaade edecek bunlar ayrı okuma alanları. Örgütün her zaman için anlaşıyor gibi gözüküp, anlaşmama, müzakereleri kendi ajandasını ilerletme olarak kullanması hafızada. Bunlar bizim sürekli şahit olduğumuz hareket tarzı. Buna yönelik tavsiyemiz Suriye'ye dikkatli olmaları, hassas ve titizlikle çalışmaları."

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...