Ekrem İmamoğlu'ndan dikkat çeken sözler: "Kendi eksikliklerimizden iktidar olamadık"

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı olması neredeyse kesinleşen Ekrem İmamoğlu, partisinin genel merkezinde konuştu. Özeleştiri yapan İmamoğlu, "1980'den sonra aynı kabiliyeti gösteremedik. Milletin kabahatinden değil, kendi eksikliklerimizden iktidar olamadık. Biz iktidar olamayınca Türkiye demokrasiden uzaklaştı." dedi.

CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemek için yapacağı ön seçimin tek adayı olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Merkezi’nde yol haritasını açıkladı.

İmamoğlu'nun CHP lideri Özgür Özel’in de katılımıyla "Gel, Seç, Tarihe Geç" sloganıyla ön seçim toplantısında yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:

"Bugün hep birlikte yeni bir yola çıkıyoruz. 102 yıldır en önemli kavşaklarda en hayati kararları CHP verdi. 1923'ten bu yana yasalar önünde herkesin eşit bir vatandaş olduğu bir cumhuriyette yaşıyor olmamızda bizim partimizin imzası var.

"CHP, 1950'DEN BU YANA İKTİDARDA OLMADIĞI DÖNEMDE BİLE ÜLKE SİYASETİNE YÖN VERDİ"

Türkiye'nin çok partili demokrasiye geçişini de biz sağladık. Yenildiği rakibine olgunlukla iktidarı teslim eden de biz olduk. Cumhuriyetin ilk çeyrek asrının her anına damgasını vuran CHP, 1950'den bu yana iktidarda olmadığı dönemde bile ülke siyasetine yön verdi.

"KENDİ EKSİKLİKLERİMİZDEN İKTİDAR OLAMADIK"

1980'den sonra aynı kabiliyeti gösteremedik. Milletin kabahatinden değil, kendi eksikliklerimizden iktidar olamadık. Biz iktidar olamayınca Türkiye demokrasiden uzaklaştı. Yıllar içinde daha da otoriterleşen ve ülkemizi krizlerden koruyamayan iktidarların eline düştü.

"EY HALKIMIZ SIRA TÜRKİYE'Yİ DEĞİŞTİRMEKTE"

CHP değişirse, Türkiye değişir. CHP değişimi başlattı. 2023 kurultayında üzerindeki o seçim sonrası çökmüşlüğü, kaybedilen genel seçim sonrası umutsuzluğu üzerinden attı. Bu silkinişle Türkiye'nin birinci partisiyiz. Biz artık yola çıkmak zorunda olduğumuzu buradan ilan etmeliyiz. CHP'de değişimi başlattık, yolumuza devam ediyoruz. Şimdi sıra ey halkımız Türkiye'yi değiştirmekte.

"RAKİBİMİZ BÜYÜK PANİK YAŞIYOR"

Partimiz aday belirleme kararı verdi. Halkımız bu iktidarın rakipsiz olmadığını, güçlü bir seçeneğinin olduğunu gördü ve çok umutlandı. Rakibimiz ise büyük bir panik yaşıyor. Çünkü onlar bugüne kadar kendilerini rakipsiz zannettiler. İktidarlarını sonsuz zannettiler. CHP'yi birliğini sağlayamaz, kendi iç gerilimlerinde boğulur zannettiler. Aday belirleyeceğimiz için bu süreç için bunu gördüklerinde büyük bir korkuya kapıldılar.

Gözleri o kadar kararmış ki, bu milletin kararından yılmadığını, yaptığı tercihleri asla zalimlerin zulmüne kurban etmediğini, seçimlerinin elinden alınmasına asla izin vermediğini unutmuşlar. Sanıyorlar ki, ellerindeki geçici yetkilerle milletin kararına el koyabilirler. Buradan hatırlatalım, CHP halkın kendisidir, halktır. 

Ekrem İmamoğlu'ndan dikkat çeken sözler:

"KENDİME GÜVENDİĞİM KADAR, SİZE DE GÜVENİORUM"

Bu yolda ortak akıl var, iş bölümü var, rol dağılımı var. Ben bu yola mücadele için, üstüme düşeni, en çok koşan bir nefer sorumluluğuyla yerine getirmek için siz yol arkadaşlarımla birlikte çıkıyorum. Bu yola kendime güvendiğim kadar, size güvendiğim için çıkıyorum.

Bugün bu salondan çıkacağız, memleketimizin dört bir yanına dağılıp üyelerimizle tek tek buluşacağız. Birliğimizi, dirliğimizi cümle aleme göstereceğiz. Aday belirleme kararımızdan telaşlanan bir avuç siyasi elit, ön seçim yapacağımızı duyunca daha da panikledi. Üyeler partilerin, vatandaşlar ise ülkenin sahibidir. Onlar ne derse o olur. Millet devletin efendisidir. Cumhuriyet herkes bu duyguyu hissetsin, yöneticiler de vatandaş karşısında hadlerini bilsin diye kuruldu. Demokrasi bunun için var. Biz, CHP'liler bu bozuk düzeni değiştirme kararlılığını göstereceğiz. Sonra gerisi çığ gibi gelecek.

"YÜKÜ OMUZLAMA VAKTİ GELMİŞTİR"

Partizanlık yapmayacak, hep birlikte kurtuluş mücadelemizi çoğalta çoğalta iktidarı kuracağız. Buradan aziz milletimize seslenmek istiyorum. İsraf, iş bilmezlik, kimin nasıl yönettiği belli olmayan, ekonomik krizden, yaşanan yolsuzluklardan, giderek artan toplumsal çürümeden bitap düşmüş olan milletimize sesleniyorum. İçinizi ferah tutun, bu düzeni değiştirmek, artık bu karanlıktan yorulan milletimizi iyileştirmek için yola çıkıyoruz. Kesinlikle bir davamız, hayalimiz var. Derdimiz Türkiye'dir. Hayalimiz, ülkemizi dünyanın en güçlü ve en zengin ülkeleri arasında görmektir. Yükü omuzlama vakti gelmiştir.

Üreten, akılla yöneten, hukuk düzeni güçlü, vatandaşın refahına önem veren ülkeler kazanacak. Türkiye fırsatların da ama ne yazık ki tehlikelerin de tam ortasında. Vaktimiz yok. Dünya bu hızda ilerlerken biz yerimizde sayıyor, bazen geriye gidiyoruz. Türkiye'nin artık siyasi oyunlarla, hukuki baskılarla, siyasi çatışmalara boşa harcayacak zamanı kalmamıştır. Ülkemizle dünyanın güçlü ülkeleri arasındaki fark açılıyor. 15-20 yıl içerisinde insan medeniyetinin bugüne kadarki tüm değişimlerinden çok daha kuvvetli bir değişim yaşanacak. Bu çağ tamamlandığında insanlık eski insanlık ve yeni insanlık olarak ikiye bölünecek. Türkiye bu treni kaçırırsa Batı medeniyetleriyle aramızdaki mesafe uçuruma dönüşecek. Bu yüzden sıçrayarak kalkınmak ve milli endüstri stratejimizi hayata geçirmek zorundayız.

"PLANIMIZ HAZIR"

Ülkemiz artık yorgunluğu kaldırmıyor. Yeni, genç, dinamik bir yönetimle hep birlikte ülkemizi umuda kavuşturmamız gerekiyor. Planımız, programımız hazır. Emaneti teslim almaya hazırız. Milletimiz son sözü söyleyeceği günü bekliyor. Ben hiç bugüne kadar bu milletin hafızasının yanıldığını, vicdanının haksız çıktığını görmedim. Milletimiz egemenliğin gerçek sahibi olduğunu gösterecek, önündeki engelleri kaldıracaktır.

Ekrem İmamoğlu'ndan dikkat çeken sözler:

"TÜRKİYE ATANMIŞLARIN YÖNETTİĞİ BİR ÜLKE OLDU"

Ne için bizim gündemimizde sürekli hukuksuzluk, yoksulluk, yolsuzluk ve hayat pahalılığı var? Ne için kameralar emniyet binalarının önünde yayın yapıyor? Ne için hayat pahalılığını, kimlerin yargılandığını konuşuyoruz? Buna sebep olan 23 yıllık iktidarın zamanı dolmuş, milletin dertlerine çare olamayan ve artık sebep oldukları durumu göremeyecek durumda olan yönetimiyle karşı karşıyayız. Türkiye atanmışların yönettiği bir ülke oldu.

"TÜRKİYE BÖYLE YÖNETİLEMEZ"

Bu ülkede yargıçlar ve savcılar, siyasilerden daha fazla konuşuluyorsa çok büyük sorun var demektir. Bu ülkede savcıların isimlerini insanlar günlük yaşamlarında konuşuyorsa, çok büyük sorun vardır. Bu insanların konuşulması sadece muhalefet için sorun değildir, iktidar için de büyük bir sorundur. Türkiye böyle yönetilemez. Türkiye milleti temsil etmeyen insanlar tarafından yönetilen bir ülke olamaz. Türkiye, seçilmişlerin yönetmiş olduğu bir ülke olmak zorundadır. Türkiye'yi bir an önce parlamenter sisteme döndürmek zorundayız. Türkiye'ye yönetmek için denge ve denetimin yerleştiği demokrasiden başka bir yol bulunmamaktadır. 

"MİLLETİMİZİ GELECEĞE ÇAĞIRIYORUZ"

Bizi hedeflerimize ulaştıracak olan bu milletin evlatları olacaktır.Bizi hedeflerimize ulaştıracak planlar, milletimizin ve ülkemizin ihtiyaçlarına göre şekil alacaktır. İktidara doğru yürüyüşümüzde bize yeni kadrolar katılacak. Eğitimin çökertilmesinden acı duyan öğretmenlerimiz, akademisyenlerimiz var. Onlar bu yolculuğun en önemli neferleri olacaklar. Geleceği çalınan gençlerimiz, büyük davanın ortağı, sahibi olacaklar. Milletimizi umuda, refaha, huzura ve geleceğe çağırıyoruz. Kıymetli milletimiz, kurtuluş yok tek başına, haydi şimdi hep birlikte görev başına."

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
hüseyin yayla27 Şubat 2025 15:36

Sen önce istanbulu yönet sonra konuşmağa hakkın olsun

Okur27 Şubat 2025 12:08

İstanbulu kim yönet(mey)ecek acaba? İBB başkanı CB adayı olursa istifa etmeli? Belli bir süre makamda bulunmayan bürokratlar azledilmeli.

Sonraki Haber Yükleniyor...