Narin Güran soruşturmasındaki delillerden biri daha ortaya çıktı! İşte kanlı merdivenin görüntüsü

Narin Güran davasında 4 sanık ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanırken, dosyada yer alan delillerden birinin daha görüntüsü ortaya çıktı. Kanlı eldivenden sonra, Narin Güran'ın yaşadığı yerdeki kanlı merdiven de görüldü.
Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin tutuklu 4 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanmasına geçtiğimiz haftalarda başlanmıştı.

KANLI MERDİVENİN GÖRÜNTÜSÜ ORTAYA ÇIKTI
Narin Güran'ın ölümü hakkındaki soruşturmanın dosyalarında yer alan kanlı merdivenin görüntüsü ortaya çıktı. A Haber ekranlarında kanlı merdivenin görüntüsü paylaşıldı.
Dosyada yer alan delillerden biri olan kanlı merdivenin görüntüsü olay oldu.

KANLI ELDİVEN DE BULUNMUŞTU
Öte yandan geçtiğimiz günlerde A Haber ekranlarında başka bir deline yer verilmişti. Narin Güran cinayeti ile ilgili dikkat çeken delil olarak kanlı eldiven gösterilmişti.
DURUŞMA 26 ARALIK'TA
8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 3 gün süren duruşmada tutuklu sanıklar amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile Narin'in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi'ne sakladığını soruşturma aşamasında itiraf eden Nevzat Bahtiyar savunma yaptı.
Mahkeme heyeti kaçma, saklanma ve yakalanamama ihtimali göz önünde bulundurulan sanıkların tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın 26 Aralık'a ertelenmesine hükmetti.
NE OLMUŞTU?
Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan Narin Güran'ın 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılmıştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 23 şüpheliden aralarında amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar'ın da bulunduğu 12 kişi tutuklanmıştı.
Salim, Yüksel ve Enes Güran ile Nevzat Bahtiyar hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmış, 4 sanık hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince 23 Ekim'de kabul edilmişti.