Savcıyı makamında ölümle tehdit etmişti: İfadesinde 'Görmedim, duymadım, bilmiyorum'u oynadı

- Güncelleme:
Gündem Haberleri

Yenidoğan Çetesi soruşturmasında savcıyı tehdit eden Mustafa Kemal Z.'nin ifadesi ortaya çıktı. Müsteşarım diyerek dolandırıcılık da yapan sanık, "Tehdit etmedim duyduğumu söyledim. Savcıyla ilgili bilgileri ona zarar gelmemesi için söyledim" dedi.

İstanbul ve Tekirdağ merkezli  yenidoğan bebek soruşturmasında savcı Y.E. makam odasında Mustafa Kemal Z. tarafından tehdit edilmişti. 

Habertürk tutuklanan Mustafa Kemal Z.'nin ifadesini paylaştı. Dolandırıcılık ve tehditten sabıkası olan şüpheli kendisini müsteşar olarak tanıtmadığını 20 yıl önce siyasetle uğraştığı için öyle anıldığını öne sürdü:

Ben kendimi öyle tanıtmadım, Anavatan Partisi'nde müşavirlik yaptım. İnsanlar müşavirlikle müsteşarlığı karıştırıyor.

Anavatan Partisi Müşavirliği sonra İl Başkan Yardımcılığı yaptım. 20 yıl önce siyaseti bıraktım. Daha sonra Savunma Sanayii ile ilgili ticarete başladım. Hakkımda tehdit, hakaret ve kamu görevlilerine nüfuzunu kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçundan sabıka vardır.

Savcının hayatına dair detayları anlatmasındaki amacının ise 'uyarı' niteliğinde olduğunu iddia eden sanık şunları söyledi:

Avukat Aylin Arslantatar ile sevgiliyiz. Tutuklanan Baki Çelik ve Yavuz Çelik'i Avcılar'da saygın esnaf olması nedeniyle tanırım. Yavuz Çelik'in bir gün yanına gittiğimde bir yakınının hastane işinde tutuklu olduğunu söyledi. Baki ve Yavuz Çelik ile birlikte alkollü bir mekana gittik. Bu adamlar sokakta hatırı sayılır kişiler, eski ülkücüler. Savcının babasının imam olduğunu, ailesi hakkındaki bilgileri, sosyal medyasını takip ettiklerini öğrendim. Sonra Aylin'i arayıp 'savcıya zarar verebilirler savcıyı uyar' dedim. Sonra savcıyla görüşmeye karar verdik. Odasına gittik. Çevremden duyduklarımı kendisine aktardım, kesinlikle tehdit etmedim.

Mustafa Kemal Zengin ifadesinin devamında şunları söyledi:

"Savcının odasından çıktıktan sonra Aylin ile beraber Yavuz Çelik, Baki Çelik ve Avukat Mustafa Gür ile görüştük. Burada savcı ile yaptığım görüşmeyi aktardım. Avukata, müvekkillerinin ifade vermesi için ek ifade dilekçesi sunmasını söyledim. Tüm hareketlerimi savcıya gelecek zararı önlemek için yaptım. Savcı ve ailesi hakkında edindiğim bilgilerin hepsini Yavuz Çelik'ten duydum. Ben savcıya suikast yapılması bilgisine sahip değilim bu cümleleri örnek olsun diye kullandım." diye konuştu.

Papa suikastını örnek vererek savcıyı tehdit eden Mustafa Kemal Z. bilgisi olmadığını söyleyip "Duyduklarımı söyledim" dedi. 

OLAYIN GEÇMİŞİ

Bebeklerin özel hastanelere nakledilerek haksız kazanç sağlanmasına yönelik soruşturmayı yürüttüğü sırada Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Savcısı Y.E. ile 30 Ağustos'ta önce telefonla sonra da makamında görüşen avukat A.A, bazı şüphelilerin tahliyelerini gerçekleştirmezse savcıya yönelik suikast yapılacağı, ailesine zarar verilebileceği tehdidinde bulunmuştu.

Bunun üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, savcının yakınlarına ve yaşadıkları yerlere ilişkin bilgilerin ne şekilde sızdırıldığına dair araştırma yapılmış, savcının odasına kayıt cihazı yerleştirilmişti.

Avukat A.A'nın irtibatı tespit edilen M.K.Z'nin, görüşme sırasında savcıyı açık şekilde ölümle tehdit etmesi kayıt altına alınmıştı. Yapılan incelemede, savcının kişisel ve ailevi bilgilerinin tehdit edilmeden önceki bir tarihte 3 jandarma personeli tarafından sistemden sorgulandığı anlaşılmıştı.

Soruşturma kapsamında düzenlenen operasyonda 11 kişi gözaltına alınmıştı. İşlemleri tamamlanan 3 jandarma personeli serbest bırakılmış, aralarında 2 avukatın da bulundu 8 şüpheli  adliyeye sevk edilmişti.

Hazırlanan fezleke kapsamında örgüt lideri olduğu aktarılan şüpheliler Fırat S. ve İlker G'nin ayrı ayrı 10 kez ‘kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi' ‘kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık', ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma' ve 11 kez ‘resmi belgede sahtecilik' suçlarından 180 yıldan 273 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

Fezlekede diğer şüpheliler hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istendi. Öte yandan fezlekede yer alan hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi de talep edildi. Fezleke, iddianame düzenlenmesi amacıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi.


UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...