Yenidoğan Çetesi davasında "Mehtap bebeği öldür" kaydı soruldu: Sıkıntılı bir konu...
Para için bebekleri öldüren Yenidoğan Çetesi üyelerinden hemşire Mehtap Sayar, çete lideri Fırat Sarı'nın 'motivasyon' adı altında ödeme yaptığını söyledi. Sayar, "Çocuğu öldür" diyaloğuyla ilgili "Sıkıntılı bir konu" cümlesini kullanırken "Bizi bu işe sokan Fırat" sözünü ise hatırlamadığını öne sürdü.
SGK'dan günlüğü 8 bin lira alabilmek için bebekleri öldüren Yenidoğan Çetesi üyeleri hakim karşısına çıkmaya devam ediyor. Dün yılın davasının 3. gününde aralarında 1 doktorun da bulunduğu 7 çete üyesi savunmasını yaptı.
Dünkü duruşmada sanık hemşire Cansu Akyıldırım, örgüt lideri Fırat Sarı ile arasındaki para transferlerini kabul etti, bu paraların çalışanlara motivasyon için dağıtıldığını ileri sürdü.
Bir diğer sanık hemşire Çağla Durmuş ise Fırat Sarı’nın maddi kazanç için hastaları entübe olarak gösterdiğini anlattı.
Hemşirelerden Damla Atak, örgüt yöneticileri arasında gösterilen 112 Acil Servis personeli Gıyasettin Mert Özdemir’in hasta transferi yaptığı itirafında bulundu.
Ardından Dr. Rıza Keykubad’ın savunmasına geçildi. Kaya bebeğin ölümüyle ilgili "Çek fişini" ifadeleri sorulan Keykubad, üzerine oyun oynandığını ileri sürerek böyle bir cümle sarf etmediğini iddia etti.
"FIRAT SARI BENDEN BORÇ İSTEDİ"
Dün iddianamede adı en çok geçen isimlerden hemşire Mehtap Sayar da savunmasını yapan isimlerdendi. Hakkındaki tüm iddiaları reddeden hemşire Sayar'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
(Fırat Sarı’yı nereden tanıyorsun?) 2018’de Fırat Sarı göreve başladı, ancak kendisine bağlı değildim.
(Bu para transferleri nedir?) Fırat Sarı benden borç istedi. Başka hemşirelerden de istediğini duyduk. Tutuklanmadan 1 yıl öncesine kadar borcumu alamadım, parça parça gönderirdi.
(Motivasyon ödemesi nedir?) 10 yıldır hemşireyim ancak maaşlar oldukça düşük. Fırat Bey, kıdemli hemşirelere düzenli olarak motivasyon ödemesi yapardı.
(Hasan Basri Gök'ün 'Çocuğu öldür' talimatı) Sıkıntılı bir konuda yazılmış bir konuşma. Bu konuyla ilgili takipsizlik kararı çıktı. Konu hakkında konuşmak istemiyorum. Medyada çok üzerime gelindi.
"HASAN'IN SÖZÜ FIRAT'IN SÖZÜ GİBİYDİ"
(Hasan Basri Gök ile sevgili miydin?) Hasan Basri Gök’ün sözü, Fırat Sarı’nın sözü gibiydi. 2019 başlarında aramızda bir flört olmuştu, ancak bu ilişki sonlandıktan sonra Fırat Bey’in şoförlüğünü yaptığı için iş durumunu etkilemedi. İş nedeniyle görüştük. 2019-2020 arasında, ama ismi konmuş bir ilişki değildi. Başka bir şekilde görüşmek istiyordu, öyle anlayın.
(Size bu ilaçların merkezde toplanması için Hasan Basri, “Fırat Sarı mı söylüyor?” dedi) Hasan Basri, denetim için Fırat Sarı’nın böyle bir karar aldığını söyledi. Fırat Sarı söylemedi. Fırat Sarı'nın hastalara davranışında bir sıkıntı görmedim.
(Hesap hareketleri hakkında) Hesap hareketlerine bakıldığında, benden Hasan’a giden 7, Hasan’dan bana gelen 6 EFT var. Ben 20 bin TL gönderiyorum, o bana 5 bin TL gönderiyor. Eğer ilaç satışından gelirim olsaydı, karşı taraftan bana daha fazla para gelir diye düşünüyorum.
('Her şey fazlasıyla uygunsuz' sözü) "25 Eylül’de gelen denetimle ilgili bir konuşmaydı. Yeni sorumlu olmuştum, Fırat Bey yurtdışındaydı. Bir anda denetim geldi. İlk sorumluluğumdu, paniklediğimi hatırlıyorum. Alan içerisindeki durumdan şikayetimi dile getirdim. (Nedir bunlar?) Hemşire çalışan listesini görmek istediler. Ama hastane yeterli personel akışı yapmadığı için nöbet listesinde ATT teknikerleri de vardı. Çalışmayan cihazlar da vardı. Hastane yönetiminin bu durumlardan haberi vardı, ancak düzenleme yapılmamıştı. Bu nedenle sorunlarla karşı karşıya kaldık.
(Bizi bu işe sokan Fırat Sarı" diyorsun, Hasan Basri de "Bir şey bilmiyorsun" diyor. Bunlar nedir, örgütsel mi?) Ortada bir örgüt yok, varsa da üyesi değilim. Konuşmayı tam olarak hatırlamıyorum.