"Ey nefsim, yazık sana!.."

A -
A +

Ebû Bekr-i Şibli hazretleri, zaman zaman nefsini hesaba çeker ve derdi ki: - Ey nefsim, ömür bitti, bir kulluk yapamadım. Yazık sana, halis kul olmak bu muydu. Sana, bunca nîmeti lütfetti Hak teâlâ. Sen ise gaflettesin. Uyanamadın hâlâ. Bu günden tezi yok, Sahibine dön artık. Yetmez mi, bunca zaman işlediğin günahlar? Öyleyse pişmanlık duy. Günahlarına ağla! Böyle söyleyerek Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin huzuruna gitti bir gün. Onun terbiyesinde kâmil bir insan oldu. Kalbi nurlarla doldu. İHLASIN ARTMASI İÇİN Bir gün, genç birisi bu zâta gelip; - Efendim, ihlâsımın artmasını istiyorum, ne yapayım? diye sordu. Cevabında; - Öyleyse İslâm büyüklerinin, evliyâ zatların hayat hikâyelerini oku, buyurdu. Delikanlı sordu: - O zaman ihlâsım artar mı efendim? - Evet evlâdım. Çünkü onların kalbleri çok nurludur. Hayat hikâyeleri okunursa, sevgileri kalbe dolar. Onları sevince de kalb nurlanır, temizlenir. İhlâs hasıl olur böylece. DÜNYADAN SAKININIZ? Bir genç de bir gün; - Efendim, "Dünyadan sakınınız!" diye okuyoruz kitaplarda. Bu ne demek? diye sordu. Cevaben; - Burada anlatılmak istenen, bildiğimiz bu dünya değil, buyurdu. Delikanlı merak etti: - Ya nedir hocam? - Burada sakınmamız gereken dünyadan maksat, Allahü teâlânın beğenmediği şeyler, yâni haramlar ve mekruhlar'dır. www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com