"Açık havaya çıkarayım mı?"

A -
A +

Bir kimse anlatıyor: Hazret-i Dâvûd'un hastalandığını duyup ziyâretine gittim. Hava çok sıcaktı. Baktım, başını bir kerpiç üzerine koymuş, Kur'ân-ı kerîmden, "Cehennem ateşi" geçen bir âyet-i kerîmeyi tekrar tekrar okuyor, gözyaşı döküyordu. Yanına yaklaştım. Ve kendisine; "Seni açık havaya çıkarayım mı?" dedim. Cevâben; "Hayır, istemem, ben ölürsem cenazemi şu duvarın arkasına gömün" dedi. Merak edip; "Niçin?" dedim. Cevâben; Sağlığımda uzlette idim. Ölünce de uzlette olmak, kimsenin görmediği bir yerde yatmak istiyorum" buyurdu. CENNET SÜSLENDİ Dâvûd-i Tâî hazretleri vefât ettiği gece semâdan; "Ey insanlar! Dâvûd, Allahü teâlânın rahmetine kavuşmuştur. Allahü teâlâ O'ndan râzı olmuştur" diye bir ses işitildi. Bir velî diyor ki: "Dâvûd-i Tâî'nin vefât ettiği gece, çok melekler gördüm, sevinç içinde; "Cennet-i a'lâ, Dâvûd için süslenip, hazırlandı" diyorlardı" SEVGİYLE BAKIN... Bir gün sevdiklerine; "Bir mü'min, bir mü'minin yüzüne muhabbetle bakarsa, cenâb-ı Hak onu affeder. Yine bir Müslümân, bir Müslümânı sevindirirse, Allahü teâlâ ona nâfile hac ve umre sevâbı verir" dedi. Hikmetini sordular. Cevâbında; "Çünkü Allahü teâlâ kullarının çok kazanmasını, âhirette kârlı çıkmasını istiyor. Onun için böyle bahâneler yaratıyor" buyurdu. > www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com