Âhiret hayatı sonsuzdur

Kabr-i şerîfi İstanbul'da bulunan velîlerden Seyyid Velâyet hazretleri, bir gün sevdiği bir gence; - Ey akıllı oğlum! Allahü teâlânın sevmediği bu dünyânın arkasında koşma! buyurdu. Gönlünü Allahü teâlâya ver. Ne sattığını ve buna karşılık neyi aldığını düşün! Şöyle devam etti: - Dünyâyı ele geçirmek için âhiretini vermek ve insanlara yaranmak için Allahü teâlâyı gücendirmek, ahmaklıktır. Delikanlı sordu: - Tavsiyeniz nedir efendim? - Önce İslâmiyeti öğren evlâdım. - Nasıl öğreneyim hocam? - Rastgele kimselerden din öğrenilmez oğlum. İslâmiyet, sadece "Ehl-i sünnet âlimleri"nden öğrenilir. - Öyle âlim yoksa hocam? - Kendileri yoksa, kitapları vardır. Onların kitabını okuyan da İslâmiyeti doğru öğrenmiş olur. Şöyle bitirdi: - Bilmeden Müslümanlık olmaz evlâdım. Büyüklerimiz; "Dînini bilmeyenin dîni yoktur" buyuruyorlar. Niyet çok mühim Bir gün de birkaç sevdiğine; - Kardeşlerim, âhirette "Nasıl yaptığımız"la birlikte, "Niçin yaptığımız?" da sorulacak, buyurdu. Sordular: - Yâni ne niyetle yaptığımız mı? - Evet. Bir işi niçin yapıyoruz? Ona bakalım önce. "İnsanlar" için mi? Yoksa "Allah" için mi? İnsanlar için yaptıysak, işimiz insanlara bırakılır. - Ya Allah içinse hocam? - İşte o zaman kurtuluruz âhirette. Başarı nedir? Bir gün de bâzı gençlere; - Başarı nedir biliyor musunuz? diye sordu. Gençler boyunlarını büktüler: - Bilmiyoruz efendim, siz buyurun. - Başarı, öldükten sonra işe yarayan şeydir, buyurdu. Ve îzah etti: - Yâni bir şey, âhirette işe yaramayacaksa, ona başarı denmez. Muvaffak insan, kendini ateşten koruyandır. Kendisini "Cehennem ateşi"nden koruyamayan insan, ne yaparsa yapsın muvaffak olmuş sayılmaz. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com