Allah'tan çok korkardı

A -
A +

Hakîm-i Tirmizî, evliyâdan bir kişidir. Allah'tan çok korkar, titizlikle kaçardı her günahtan. Hem de ne kaçmak. Şöyle ki: Hakîm, henüz gençtir. Güzel ve yakışıklıdır. Olacak bu ya, bir kadın, gönlünü kaptırır ona. Devamlı peşinde dolaşır. Bir gün onu yalnız görüp, usulca yaklaşır yanına. - Merhaba! der. Mübarek dönüp bakar ki, genç bir kadın. Cilveler yapıyor kendisine. Birden kan sıçrar beynine. Cevap vermeden, hızla uzaklaşır. Gelir evine. Lâkin kadın, inada bindirir işi. Bırakmaz peşini. Başka bir gün, Hakîm, bağında yalnız başına çalışırken, gidip dikilir yanında. O, genç kadını görür görmez tahmin eder maksadını. Acele çıkar bağdan. Kadın da arkasından. O hızlandıkça, kadın da hızlanır. Bakar ki yetişecek, koşmaya başlar. Kadın da koşar. O önde, kadın arkada bir süre koşarlar. Çok da yorulurlar. Nihayet Hakîm'in önüne derin bir hendek çıkar. Atlanacak gibi değildir. Hakîm, her şeyi göze alır. Atlar, ayağı kırılır. Ama kurtulur günah işlemekten. Aradan uzun yıllar geçer. Yaşı seksenlere ulaşır. Bir gün, bu hâdiseyi hâtırlar. Ve nefsinin şöyle dediğini duyar: - O kadının dediğini yapsaydın ne olurdu sanki. Sonra tövbe ederdin. Birden toparlanır. - Eyvah! Ben neler düşünüyorum! der. Utanır kendinden. Uykuları kaçar. Günlerce ağlar. - Ey nefsim! Sen ne alçakmışsın, der, kendini ayıplar. Pişmanlık ateşiyle yanar, kavrulur. İşte bu pişmanlık ve bu gözyaşları ile öyle çok yükselir ki, o kadar olur. Çok yüksek derecelere kavuşur. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com