Ayağa kalkmazlardı

A -
A +

Efendimiz aleyhissalatü vesselâm, eshabının yanına gelseydi, oturan sahabiler ayağa kalkmazlardı. Çünkü kalkmalarını istemezdi. Ayrıca, baş köşeye geçip oturmaz, boş gördüğü bir yere otururdu. Enes bin Malik radıyallahü anh diyor ki: - Resulullaha on sene hizmet ettim. Bu on sene içinde Onun bana hizmeti, benim Ona hizmetimden daha çoktur. Her sabah namazından sonra, nur yüzünü eshaba döndürüp sorardı: - Hasta bir kardeşimiz var mı? Varsa, birkaç sahabi ile ziyaretine giderdi. Yoksa, sorardı yine: - Cenazesi olan var mı? Var denirse, yardımına giderdi. Yoksa, tekrar sorardı: - Bu gece, rüya gören var mı? Varsa, tabir ederdi. "HAREKETİN NE ÇİRKİNDİR" Yine o anlatıyor: Resulullah Efendimiz, bir gün gazilere ganimet dağıtıyordu ki, cahil bir köylü geldi ve Efendimizin yakasına yapışıp; - Yüklet benim deveme de. Nasılsa şahsi malından vermiyorsun, deyiverdi. Efendimiz üzülüp; - Senin şu hareketin ne çirkindir. Karşılığında ne yaparım dersin? buyurdular. Köylü büktü boynunu: - Affedersin. Çünkü sen, kötülüğe iyilik edersin. Efendimiz gülümseyip; - Ganimetten buna da bir şeyler verin! buyurdular. "HABİBİNİN HÜRMETİNE" Yine o naklediyor: Ensardan bir genç vefat etmişti. Peygamberimizle taziyeye gittik. Gencin cenazesi henüz defnedilmemiş, kenarda duruyordu. Gözü yaşlı annesi; - Yâ Rabbî, Habibinin hürmetine oğlumu bana geri ver! diye yalvardı. Duası anında kabul oldu. Delikanlı açtı gözlerini. www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com