Ay'ın ikiye ayrılması!..

A -
A +

Velîd bin Mugîre ile bâzı müşrikler, bir gece vakti Resûlullah Efendimiz'in (sallallahü aleyhi ve sellem) huzûruna geldiler. Hava gâyet açıktı. "Ay" tepsi gibiydi. O Servere hitâben; "Yâ Muhammed! Gerçekten Peygamber isen şu gökteki Ay'ı ikiye ayırıver. O zaman sana îmân ederiz" dediler. Resûl-i Ekrem mübârek elini kaldırdı. Şehâdet parmağıyla Ay'a doğru işâret eyledi. Dolunay iki parça oldu. Birbirlerinden ayrıldılar. Yarısı "Ebû Kubeys", yarısı da "Kuaykıan" dağının üzerine geldi. O yerlerde durdular. Bunu herkes gördü. Müşrikler de gördüler. Resûl-i ekrem; "İşte, şâhit olun!" buyurdular. Müşriklerde çıt yoktu. Zîra inanmamışlardı. Lâf olsun diye; "Araştıralım, eğer Mekke dışında da görülmüşse sihir değildir. O zaman inanırız" dediler. Mekke'ye gelenlere sordular. Yabancılara sordular. Dışarı adam saldılar. Onlara sordurdular. Hepsi de; "Evet, filân gece hava açık, Ay tepsi gibiydi. Bir ara ikiye ayrıldı, gözlerimizle gördük" diyorlardı. Yine inanmadılar. Ebû Cehil'se; "Sihir" diyordu. Başka şey demiyordu. Alaylı bir edâ ile; "Muhammed'in sihri, yerden sonra göklere de tesir etmeye başladı" deyip gülüyordu!.. > www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com