"Bana yakın ol!"

A -
A +

Bir sahabi şöyle anlatır: "Bir gün Resulullah Efendimiz, bir cemaatle oturmuşlardı. Ben de onların içindeydim. Hazret-i Osman da geldi. Bir köşeye çikilip oturdu. Resulullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) onu gördü ve 'Yâ Osman! Bana yakın ol' diye seslendi. *** O, bu emri aldı. Biraz yaklaştı. Efendimiz yine buyurdu ki: 'Yâ Osman! Bana yakın gel.' Az daha yakın geldi. Öyle oldu ki Hazret-i Osman'ın dizi, Habibullah'ın mübarek dizine ulaştı. *** Resul aleyhisselam Hazret-i Osman'ın (radıyallahü anh) yakasının bağının açık olduğunu gördü. Mübarek eliyle bağladı. Sonra yüzüne baktı. Gözlerinden yaşlar aktı. Sonra şöyle anlattı: *** -Yâ Osman! Sen kıyamet gününde benim havzıma erişenlerin ilki olursun. Damarlarından kan akar. Rengi, kan rengi olur. Kokusu, misk kokusu. Ben sana, 'Yâ Osman! Sana bunu kimler etti?' derim. Sen cevap verirsin: 'Falan ve falan' dersin. *** Sonra Allahü teâlâ hazretleri sana, 'Yâ Osman! Seni şehid edenler hakkında ne düşünürsün?' diye sorar. Sen bunu işitirsin. Ve cevap verirsin: 'Yâ Rabbî! Sen onları azarlarsan, ben de azarlarım. Sen affedersen, ben de affederim' dersin."