Derviş Ahmed Semerkandi hazretlerini rahime-hullahü teâlâ, bir zaman "kadı" yapmak istediler. Ancak kabul etmedi. Kul hakkına girerim, diye korktu. Israr ettiler, yine kabul etmedi. Zorladıklarında; - Yeminle söylüyorum ki, ben hakimlik yapamam, buyurdu. Bu defa kızıp; - Yalan söylüyorsun! dediler. Buyurdu ki: - Pekâlâ, siz yalan söyleyen birini mi kadı yapacaksınız? Hayretle birbirlerine baktılar. Sonra lafı değiştirdiler: - Yok yok, doğru söylüyorsun. - Doğru söylüyorsam, inanın öyleyse. "Ben hakimlik yapamam" diyorum. Bir cevap veremediler. Ve vazgeçtiler kadı yapmaktan. SAADETLERİN BAŞI Bir gün de; - Efendim, dünya ve ahiret saadetlerinin başı nedir? diye sordular. Cevabında; - Allahü teâlânın rızasına kavuşmaktır, buyurdu. - Buna nasıl kavuşulur efendim? - Allahü teâlânın emirlerini yapmakla. Ama bunlar ihlasla yapılmalıdır. - İhlas nedir ki efendim? - İhlas, kalbin temiz olması demektir. Kalbin temiz olması da, o insanın İslâmiyete uyup uymamasıyla anlaşılır. - Bu ihlasa nasıl kavuşulur hocam? - Resulullah Efendimizi "aleyhissalatü vesselâm" ve Onun yolunda olan din büyüklerini çok sevmekle. BİRBİRİNİZİ ÇOK SEVİN! Bir gün de, bazı sevdiklerine; - Birbirinizi çok sevin. Allahü teâlâ, birbirini çok seven müslümanlara azab yapmayacak, buyurdu. Peşinden sordu: - Mümin ne demektir, bilir misiniz? - Ne demektir efendim? - Mümin, "affedici insan" demektir. > www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com