(Dünden devam)
Hazret-i Cibril bunu duydu. Diğer meleklere dönüp:"Bu, birinci şehadetidir" dedi.Melekler, hazret-i Lût'a "Kavminin azgınlıkları nedir?" dediler.
Hazret-i Lût: "Bunlar livata ederler, Allah onlara lanet etsin!" dedi.
***
Hazret-i Cibril:
"Bu ikinci şehadetidir" dedi.
Lût Nebi onlara: "Karanlık basınca şehre girin, sizin geldiğinizi bilmesinler. Çünkü bu kavim çok azgındır, Allah'ın laneti onların üzerine olsun!" dedi.
Hazret-i Cibril: "Bu, üçüncü şehadetidir" dedi.
***
Sonra akşam oldu.
Karanlık bastı.
Birlikte şehre girdiler.
Hazret-i Lût'un evine geldiler.
Hazret-i Lût onları içeri aldı.
Kapısını kilitledi ve hanımına "Bunlar misafirlerimdir, kimseye söyleme!" diye tenbih etti.
O da söz verdi.
Ama sözünde durmadı.
Hıyanet etti!
Ve kavmine gidip "Bizim evimizde şimdiye kadar hiç görmediğim parlak ve güzel yüzlü gençler var" dedi.
Sapıklar bu haberi aldılar.
Her tarafa yaydılar.
***
Toplanıp oraya geldiler.
Evin etrafını çevirdiler.
Hazret-i Lût'u çağırıp:
"Misafirlerini bize ver!" dediler.
Niyetlerini de açıkça söylediler. (Devamı yarın)