(Dünden devam) Nûh Nebî tepeye çıktı. Ve yüksek sesle; "Ey kavmim! Allahü teâlâ tarafından, size nasîhatçi olarak geldim. Sizi, Allaha îmâna ve O'na ibâdet etmeye dâvet ediyorum. İbâdet edilecek O'ndan başkası yoktur" diye nidâ etti. Onun sözü bitti. Bütün putlar yere devrildi. Hem yüzleri üzerine. Hükümdar zâlim biriydi. İsmi Dermesil'di. Yanındakilere; "Bu da kim?" dedi. Hafife almıştı. Onlar da; "Ey Melik! O, bizim kavmimizdendir ama bize uymaz. İsmi Nûh. Önceleri akıllı idi. Sonra aklını kaybedip peygamber olduğunu, Allah'tan kendisine vahiy geldiğini iddiâ etmeye başladı" dediler. Dermesil sordu: "Peki ne söylüyor?" Etrâfındakiler; "O, insanları, bir olan Allah'a îmân etmeye, O'ndan başkasına ibâdet etmemeye dâvet ediyor. İbâdet edilecek O'ndan başkası yoktur diyor. Bizi, putlarımıza ibâdet etmekten menediyor" dediler. Dermesil kızdı. "Onu getirin!" diye emretti. Adamları gittiler. Tutup getirdiler. Dermesil Onu gördü. Ve kendisine; "Yazık sana. Demek sen bizim ilâhlarımızı inkâr ediyorsun ha! Söyle bakalım sen kimsin?" dedi. (Devamı var) -------------------- www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com