Doğru yolda olmanın alameti

A -
A +

Cizre evliyâsından Şeyh Seydâ hazretleri, bir sohbetinde; - Kardeşlerim, hadîs-i şerîfte Müslümanların yetmiş üç fırkaya ayrılacakları bildirilmiştir, buyurdu. Ve ekledi: - Bunlardan her biri, kendisinin doğru yolda olduğunu iddia ederler. Sordular: - Doğru yolda olmanın alâmeti var mıdır efendim? - Elbette. - O nedir hocam? - Resûlullah Efendimizin ve Onun eshâbının yolunda bulunmaktır. Ve ekledi: - Nitekim hadîs-i şerîfte; (Bu fırkada olanlar, benim ve Eshâbımın gittiği yolda bulunanlardır) buyuruldu. Ve izah etti: - Sevgili Peygamberimiz, kendini söyledikten sonra, Eshâb-ı kirâmı da söylemesi; (Benim yolum, Eshâbımın gittiği yoldur. Kurtuluş yolu, yalnız Eshâbımın gittiği yoldur) demektir. Kötü huylu insan Bir gün de bir talebesi; - Kötü huylu insan nasıl olur efendim? diye sordu bu zâta. Cevaben; - Kötü huylu kimse, kendini iyi, herkesi kötü bilir, buyurdu. Ve şöyle devam etti: - Kötü huylu kişi, merhametsiz ve nankördür. Kimseye iyilik yapmaz. Yapacak olsa da başa kakar. İbâdet yapmaz. Yapsa da sevap kazanamaz. Talebe merak etti: - Neden efendim? - Çünkü niyeti bozuktur. Nitekim Peygamber Efendimiz; "Kötü huylu kimse, kötü huyu sebebiyle Cehenneme girer" buyuruyor. Sözüne devamla; - Kötü huylu kişi, "kırık testi"ye benzer, buyurdu. Ne yamanır, ne düzelir. Şöyle bitirdi: - "Kötü huy" öyle fenalıktır ki, iyiliklerinin faydasını göremez Mîzan'da. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com