"Evlenirsen hanımını hoş tut!"

A -
A +

Ahmet Mekkî Efendi hazretlerinin vefâtından dört yıl sonra, mübârek kabri Ankara'nın Bağlum nâhiyesine nakledilecekti.

 

Mübârek kabir açıldı.

 

Zerre kadar çürümemişti.

 

Taptâze duruyordu.

 

Şehitlerin vücûdu çürümez.

 

O da, şehit olarak ölmüştü.

 

Zîra ömrü İslâma hizmetle geçti.

 

Nitekim İslâm âlimleri;

 

"Gece gündüz İslâma hizmeti düşünen kimse yatağında ölse bile şehittir” buyuruyor.

 

Ahmet Mekkî efendi gibi...

 

● ● ●

 

Ahmed Mekkî Efendi, bir akşam müftülükten eve dönüyordu.

 

Vapurdan inip otobüs durağına doğru yürüdü.

 

Karaköy'de, tam alt geçide giriyordu.

 

Bir ara durdu.

 

Yanındakine dönüp;

 

“Evlenirsen, hanımını hoş tut. Onu sakın üzme. Hanımlar zayıftır. Üzülünce hasta olurlar” buyurdu.

 

Ve ilâve etti:

 

“Sözümü dinlersen rahat edersin.”

 

O genç, bu nasîhati unutmadı.

 

Daha doğrusu unutamadı.

 

Çünkü onlar kalpten konuşur.

 

Kalpten çıkan da, kalbe girer.

 

Onun da kalbine kazınmıştı sanki o sözler.

 

Onu dinledi.

 

Ve rahat etti...