Ey su, çık yerden!

A -
A +

Bir yaz günü, Ankara-Çamlıdere beldesinde kadınlar tarlada çalışmakta, Ali Semerkandi hazretleri ise sığır otlatmaktadır kırlarda. Ancak namaz vakti geçmek üzeredir. Büyük Velî abdest almak ister. Ama su yoktur. Asasını yere vurur. - Ey su! Çık yerden! buyurur. O anda gövde kalınlığında bir su çıkar. Süratle yayılmaya başlar. Kadınlar telâşlanır. - Bu su da nerden çıktı? Ekinler zarar görecek, derler. Büyük Velî, suya bakarak; - Ey su! Şöyle belli belirsiz ak! diye seslenir. O anda suyun hızı kesilir. Öyle ki, aktığı belli belirsizdir. ÇEKİRGE ÂFETİ Bursa'da bir "çekirge afeti" zuhur eder. Hububata çok zarar verirler. Uğraşır, netice alamazlar. Ali Semerkandi hazretlerine gelir; - Çare nedir? derler. O, asasıyla çıkardığı "su"dan verir. - Bundan serpin, kâfi, buyurur. Hakikaten o sudan serperler. Çekirgeler, orayı terkederler. Padişah çok sevinir. Büyük zatı Bursa'ya davet eder. Kendi bizzat karşılar, iltifat eder. Büyük Velî; - Bana müsaade, der, izin ister. Padişah üzülür: - Az daha kalsaydınız, der. Lakin O; - Mazur görün sultanım, buyurur. Padişah; - Bir emriniz varsa yapalım, der. Buyurur ki: - Çamlıdere insanı fakirdir sultanım. Onlara bir ihsanda bulunsanız. - Hayhay efendim, ama nasıl? - Mesela, askerlikten af, vergiden muaf olsalar. - Emriniz olur efendim, der. Ve bir ferman yazdırıp, arzeder. www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com