Tâhâ-yı Hakkârî hazretleri büyük evliya idi. Her duası kabul olurdu. Bir gün, bir Ermeni geldi huzuruna. "Çocuksuz" olduğundan dert yanıp; - Siz Allahın sevgili kulusunuz. Bu hususta bize dua buyurun, diye rica etti. Seyyid Tâhâ hazretleri; - Olur, buyurdu. Beş yıl geçti aradan. Aynı adam yine geldi Nehri'ye. Doğruca bu zâta gidip arz etti: - Efendim, beş yıl önce çocuğumuz olması için dua istemiştim sizden. - Evet. - Elhamdülillah. Duanız sayesinde on çocuğumuz oldu. Size müteşekkiriz. Ve ekledi: - Artık dua etmeyin. Yeter bu kadar. Hocam izin verirse Bir gün de, talebeden birine emredip; - Van'a git. Şu şu işleri hallet de gel! buyurdu. Çocuk gitti Van'a. İşleri halletti. Tam dönerken, Van Vâlisi kendisine; - Burada kalsanız da, Van halkına vâ'z-ü nasîhat etseniz. Size minnettar kalırım, diye rica etti. Delikanlı cevaben; - Hocam izin verirse olur, dedi. - Hocan kim senin? - Seyyid Tâhâ. - Ona benden selâm söyle ve bu ricamı ilet kendisine. - Peki efendim. Çocuk dönüp valinin ricasını arz etti bu büyük velîye. Seyyid Tâhâ hazretleri; - Van için bir mürşid lâzım. Ama bu iş sana bana nasîb olmaz, buyurdu. Öyle zannederim ki, bu devlet, senin yakınlarından birine nasîb olur. Talebe merak etti: - O kimdir ki hocam? - Ben de bilmiyorum. Ama ismi "Fehîm"dir. O, ileride çok büyük evliyâ olur. - Benim bir amcazâdem var efendim. İsmi de Fehîm. - Öyle mi? Bir daha geldiğinde Onu da getir, bir göreyim. Gidip bu müjdeyi söyledi amcasına. O da oğlu "Fehîm"i alıp, düştü Nehri yoluna. Seyyid Tâhâ gördü Onu. Hemen anladı beklediğinin o olduğunu... > E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com