İbadet yapmaktan, beli bükülmüştü!

A -
A +
Seyyid Nur Bedayuni hazretleri “rahmetullahi aleyh”, Hindistan'ın Bedevan şehrinde dünyaya geldi. Delhi şehrinde ayrıldı dünyadan. Seyfeddin-i Faruki hazretlerinin sohbetlerinde yetişip bir kâmil-i mükemmil, yani yetişmiş ve yetiştirebilen bir zat oldu.
Devamlı surette Resulullah’ın hayatını okur, her iş ve ibâdetini ona uygun olarak yapardı.
● ● ●
Bir gün helâya girdi...
Ama sağ ayakla girmişti.
Dalgınlığına gelmişti.
Bu sebeple “tasavvufi hâlleri” bağlandı birden...
İlerlemesi durdu.
Buna o kadar üzüldü, o kadar “pişmanlık” duydu ki, o gün devamlı ağlayarak tövbe etti!
Gözyaşları döktü!
Rabbine yalvardı.
Ve Allah’ın merhametiyle önceki hâllerine kavuştu yine.
Dünya düşkünü insanlarla görüşmez, her günkü yiyeceğini “helâl” olanından seçer ve yerdi.
O kadar çok ibâdet yapardı ki, çok ayakta durmaktan, beli bükülmüştü.
● ● ●
Bir gün sevdiklerine;
“Otuz yıldır, herhangi bir yemeği kalbimden geçirmedim ve onu pişirttirip yemeyi düşünmedim” buyurmuştu.
Ne zaman acıksaydı gönlünün istediğini değil, yanında bulunanı yerdi.
Günde yalnız bir defa.
O da “helâl” olmalıydı.
Bir yemek eğer “şüpheli” ise, elini sürmezdi o yemeğe.