İki nîmet varsa...

Kastamonu'da doğup İstanbul'da vefat eden Hak dostlarından Şeyh İsmâil Rûmî hazretleri, bir sohbetinde, sevdiklerine; - Kardeşlerim, şu iki nîmete kavuşan kimse, bu dünyâda hiçbir şeyi dert etmemeli, hiçbir şeye üzülmemelidir, buyurdu. Merak ettiler. - O iki nîmet nedir efendim? - Birisi, İslâmiyetin sâhibi olan Muhammed aleyhisselâma tam tâbi olmak, ikincisi, kendisine dînini öğreten üstâdını çok sevmektir. Bu iki nîmet, insanı bütün saadetlere kavuşturur. Ve ilave etti: - Bu iki nîmetten biri noksan ise, sonu iyi olmaz. - Bu nîmetler elden nasıl çıkar? dediler. - Bunların elden çıkmasına asıl sebep, dinsiz, ahlâksız ve mezhepsiz kimselerle arkadaşlık etmek ve bunların kitaplarını ve her türlü yayınlarını okumaktır. Şöyle bitirdi: - Size tavsiyem, böyle bozuk kimselerden, bozuk yayınlardan, arslandan kaçar gibi kaçınız! Sadece "Ehl-i sünnet âlimleri"nin, îmanı ve ibâdetleri bozuk olmayan, dînini seven hakîkî Müslümanların kitaplarını okuyunuz. Duâ almaya bakın! Bir gün de sevdiği bir talebesine; - Evlâdım, herkesin duâsını almaya bak, buyurdu. Kim olursa olsun. Hele ki gariplerin duâsı çok makbuldür. Ve ekledi: - Unutma, bir insanın sıkıntısını gidermek, onu ferahlatmak, bütün cihanın nafile ibâdetlerinden daha sevaptır. Talebe sordu: - Hocam, kitaplarda "İyi insan" tâbiri geçiyor. Kimdir bu iyi insan? - İyi insan, kendini kötü bilendir evlâdım. Yâni kibirli olmayan, tevâzu sahibi olan, başkalarına faydalı olandır iyi insan. Evliyâlar neden çok seviliyor dersin? - Neden hocam? - Nefslerini aradan çektikleri için. Onlar, menfaatlerini hiç düşünmez, diğer insanların rahatı için fedâ ederler kendilerini. Ve ekledi: - Onlar; "Ben ağlayayım, kimse ağlamasın. Ben üzüleyim, kimse üzülmesin. Hattâ ben yanayım, kimse yanmasın" derler. ------- E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com