Siirt evliyâsından Şeyh Sabri Efendi, bir gün sevdiklerine; - Hakiki mümin, kendini hiçbir Müslümandan üstün bilmediği gibi her Müslümanı kendinden üstün tutar, buyurdu. Ve ekledi: - Siz de bir Müslümanı görünce, kendi saadetinizin, onun duâsını almakta olabileceğine inanın ve kendinizde hakkı bulunanların kölesi gibi olun. Îman kâmil ise... Bir gün de bazı sevdikleri; - Müminin alâmeti nelerdir? diye sordular bu zata. Cevabında; - Üç şeydir, buyurdu. - Onlar nedir efendim? - Hanımıyla iyi geçinmek, fakirlerle oturmak ve hizmetçisiyle birlikte yemektir. Ve ilave etti: - Ayrıca "Allah dostları"nın hâllerini öğrenmeli, onlar gibi olmaya çalışmalıdır. Hâlim ne olacak? Bir gün de bir dostu geldi bu zatın huzuruna. Hâlinden üzüntülü olduğunu anlayıp sordu hemen: - Üzgün gibisin, bir derdin mi var? - Evet efendim. - Hayırdır, nedir derdin? - Hocam pek çok günah işledim. Âhirette hâlim ne olacak? Onu düşünüyorum. Sevgiyle baktı ona: - Merak etme. Bu gemi sahile çıkarsa içindekilerin hepsi kurtulur. Sen bindiğin gemiden düşmemeye bak. Adam sordu: - Biz hangi gemideyiz ki hocam? - İmâm-ı âzam'ın gemisindeyiz. Buna "Ehl-i sünnet gemisi" de denir. Bu gemi, yarın selâmetle sahile çıkınca, içinde kim varsa çıkaracaktır. Ve ekledi: - Bizim gibi günahkârları da. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com