O devrin evliyasından Yahya bin Muaz-ı Razi hazretleri, bir gün Ahmed bin Hadraveyh hazretlerini ziyarete geldi.
Uzaktan gelmişti.
Bu eve yerleşti.
Hanımı Fatıma, buna o kadar sevindi ki, o zatın şerefine birçok koyun kesip ziyafet verdi o yörenin halkına.
Evini, şamdanlarla donattı.
Hizmetçisine emredip;
“Merkebi de kesin!” dedi.
O da emri getirdi yerine.
Beyi bunu öğrenince;
“Yâ Fatıma, merkebi niçin kestiriyorsun?” diye sordu.
O da cevap verip;
“Kerem sahibi bir ‘Allah dostu’, kerem sahibi bir ‘Allah dostu’nu ziyarete gelmiş. Bu, ne büyük bir şeref. Biz insanlar bayram yaptığımız gibi köpekler de bayram etsin istedim, onun için” dedi
● ● ●
Bu zat bir sohbetinde “Fütüvvet yani mertlik; düşmanlık edene iyilik yapmak, seni sevmeyene ihsanda bulunmak, sevmediğinle de tatlı konuşmaktır” buyurdu.
Ve ilâve etti:
“Az konuşun, az uyuyun ve az gülün. Zira çok kahkaha, kalbi öldürür.”
● ● ●
Bir gün de sohbetinde “Kim Allahü teâlâya itaat ederse Allah’ın mahlukları da ona itaat ederler” buyurdu.
Ve ilâve etti:
“Büyüklerden biri 'Günah işlediğimi, atımın bana olan huysuzluğundan anlıyorum' buyurmuştur.”