Kötülenecek biri varsa...

A -
A +

Abdullah-ı Dehlevi "rahime-hullahü teâlâ", kâmil bir mürşit olup, insanların kalbine nur ve feyiz veriyordu. Yanında dünya kelamı konuşmaya izin vermez, hele gıybet eden olursa anında susturur, bununla da kalmaz; - Kötülenecek biri varsa, o benim, buyururdu. Sohbetlerinde; - Gıybet büyük günahtır, cezası da çok ağırdır, derdi sık sık. Bir gün Sultan'ın gıybetini yaptılar huzurunda. O gün de oruçluydu mübarek zat. O gıybeti yapana; - Bugün oruçluydum, ama sevabı gitti, buyurdu. O kimse hayret edip; - Ama efendim, siz kimseyi gıybet etmediniz ki, dedi. Cevabında; - Evet ama, gıybeti dinledim. Dinleyen de gıybet günahına ortaktır, buyurdu. MELEKLER İMRENİR Bir gün de bir sevdiği; - Dinimizde ilim öğrenmenin yeri nedir efendim? diye sordu bu zata. Cevabında; - İlim öğrenmek için evinden çıkan kimseye, melekler imrenir. Hatta gelip, o kimsenin ayakları altına kanatlarını sererler. Denizdeki balıklar, karadaki hayvanlar, havadaki kuşlar, onun için hayır dua ederler, buyurdu. Sordular: - Ya ilim öğretmeye giderse efendim? - Onlar, iki misli dua alırlar. Bir kimseye dinden bir husus öğretmek, yüz umre sevabından daha çoktur. ŞU İNSAN NE GARİPTİR!.. Bir gün de nasihat istediler bu zattan. Cevaben; - Kardeşlerim, şu insanoğlu ne gariptir ki, gündüz denince geceyi, beyaz denince siyahı hatırlar da, hayat denince ölümü, Cennet denince de Cehennemi hatırlamaz, buyurdu. www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com