Alî bin Heyti hazretleri, Irak'ta yaşayan büyük velîlerdendir. Yedi yaşında açıldı kalb gözü. Bu zât, Ebül Vefa hazretlerinin en çok sevdiği talebesi ve o devrin kutb'uydu. Yâni her canlıya rızık gönderilmesi, dertlerin, belâların giderilmesi, hastaların şifâ bulması, Onun vasıtasiyle oluyordu. Yâni o zamanın kutb-u aktabı idi. Kutb-ül aktab, her devirde bulunması lazımdır. Zira Onsuz olmaz. Biri ölse, yerine başkası getirilir. BİZE ONDAN FEYZ GELİYOR Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri de Onu över, saygı, hürmet ve edeb gösterirdi kendisine. Sebebini soranlara; - Bütün evliyâlar, bizim sohbetimizden feyiz aldılar. Biz de, Ondan feyz alırız, buyururdu. O da, Gavs-ı azam'a çok hürmet eder, Ona gideceği zaman muhakkak gusül abdesti alırdı. Talebesine de; - Gavs-ül âzam'a çok saygılı olunuz. Kalbinizi her kirden pak ediniz ki, Sultanın huzuruna gidiyoruz, derdi. Hatta Onun kapısında beklerken tir tir titrer, "Gir!" demeden içeri girmezdi. KENDİNİZİ TENKİT EDİN! Bu zât, bir gün sevdiklerine; - "Ben" demek, Allahü teâlâdan ve büyüklerden gelen feyzi keser. Feyze kavuşmak isterseniz, kendinizi beğenmeyin ve kimseyi tenkit etmeyin, buyurdu. - Hiç kimseyi mi efendim? dediler. - Evet. Tenkit edecekseniz, kendinizi tenkit edin. İğrenin kendinizden. - Neden hocam? - Çünkü böyle yapmayan, hiçbir şeye kavuşamaz. > www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com