Mevlana hazretleri "rahime-hullahü teâlâ", bir gün eline bir Ekmek alır. Bir viraneliğe vardır. Sevdiklerinden biri Onu görür. Ne yapacak diye meraklanır. O yerde bir anne köpek vardır. Hazret-i Mevlana, o ekmeği lokma lokma ona yedirir. Sonra o kimseye dönüp; - Ey filan! Yedi gündür bu hayvan aç. Yavruları da var. Bir yere ayrılmıyor. Bir anne şefkatiyle onlara bakıyor, buyurur. Ve ilave eder. - Peygamberimiz "aleyhissalatü vesselâm"; "Merhamet edene merhamet olunur" buyuruyor. BİR GECEDE KIRK YERDE Bir gün, birbirinden habersiz "kırk kişi", hazret-i Mevlanayı evlerine davet ederler. Hiçbirini kırmaz. Kırkının da evine teşrif eder. Gece boyu sohbet ederler. Ertesi gün, o kırk kişiden ikisi karşılaşır. Biri diğerine der ki: - Dün gece hazret-i Mevlana bizdeydi. Öbürü şaşırır: - Olur mu, dün gece bizdeydi. - Hayır, bizdeydi. Halbuki hiç birinde değildi. Geceyi, evinde yalnız geçirmişti. NEREDEN GELİRSİNİZ? Bir gün de Hazret-i Mevlana'yı ev halkı evde göremez, merak ederler. Nihayet geç vakit kapı vurulur. Gelen, Hazret-i Mevlanadır. Hanımı, ayakkabılarını çevirirken kenarlarında Mekke'nin kumlarını görüp sual eder: - Nereden gelirsiniz? - Kumları mı merak ettin? - Evet. - Mekkeden geliyorum. Bir dostumu ziyarete gitmiştim. Mübarek hanım; "Bu kısacık zamanda Hicaza gidip gelinir mi?" diye düşünürken; - Veliler ruh gibidir. Bir anda uzak yerlere gidip gelebilirler, buyurur. www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com