Bağdat'ta vefat eden büyük velilerden Ahmed bin Mesruk hazretlerinin bir talebesi vardı.
O, bir gün yolculuğa çıktı.
Bir müddet sonra yoruldu.
Ve bir ağaç altına oturdu.
Bir şeyler yedikten sonra uzanıp uyudu oracıkta.
Fakat o da ne?!..
Ayakları kıbleye doğruydu.
Uyur uyumaz rüya gördü.
“Hocasını” görmüştü.
Mübarek, heybetle geldi.
Ve bu talebeye;
“Kalk, toparlan!” buyurdu.
Genç, doğruldu rüyasında.
Ancak anlamamıştı.
Ne hata ettiğini düşünüyordu ki, hocası ona bakıp;
“Evlâdım! Hiç kıbleye karşı ayak uzatılır da yatılır mı?” diye çıkıştı!
O anda uyandı...
Hatasını anladı.
Zira baktı ki ayakları kıblede!..
Hemen toparlanıp tövbe etti ve dönüşte, vardı hocasına.
Bunu anlatacaktı.
Mübarek, ona baktı.
Ve “Müslüman, gafletle yaşamaz evladım, mümin, yatarken de edeplidir!” buyurdu.
Delikanlı sarıldı hocasının ellerine.
Ömür boyu bu hatayı yapmadı artık.
● ● ●
Bir gün de bazı dostları;
“Efendim, isteklerimize kavuşmak için, bize neleri tavsiye edersiniz?” diye sordular.
Büyük veli cevaben;
“Tövbe ve istiğfar edin... Çünkü tövbe ve istiğfarın açmadığı kapı yoktur” buyurdu.