Abdülaziz Dehlevi hazretleri rahime-hullahü teâlâ, bir gün, sevdiklerine; - Münakaşa zararlıdır, buyurdu. Ve şunu anlattı: Vaktiyle bir genç medreseye gider. Gece gündüz çalışır. Ama ilerleyemez. Hocası, sorar bu gence: - Evlat! Çok çalışıyorsun. Ama ilerleyemiyorsun değil mi? - Evet hocam. - Sebebini biliyor musun? - Hayır efendim, bilmiyorum. - Dinle öyleyse. Sen buraya gelirken, yolda biriyle münakaşa edip, kalbini incittin. Halbuki, kalb kırana feyiz gelmez. - Peki ne yapayım hocam? - Gidip af dileyeceksin. Affederse, ilerlersin. Genç; - Baş üstüne hocam! der. Gider, adamla helallaşır. Birkaç günde, yüksek derecelere ulaşır. TAŞ KOYARDI AĞZINA Sonra şunu anlattı: Bir gün Resulullah "aleyhissalatü vesselâm" ile hazret-i Ebu Bekir "radıyallahü teâlâ anh", birlikte iken yanlarına biri gelir. Ama hayâsızın tekidir. Resulullaha hakaret eder. Peygamberimiz sabreder. Hazret-i Ebu Bekir de önce susar. Ama sonra sinirlenip; - Ey hayâsız! Utanmıyor musun? Allahın Resulüne hakaret ediyorsun, der. İşte o zaman Resulullah ayrılır oradan. Hazret-i Sıddık üzülür yaptığına. Koşup gider Resulün yanına: - Niçin ayrıldınız yâ Resulallah? Buyurur ki: - Ey kardeşim! O bize hakaret ederken, melekler bizimleydi. Ve ona, "Sen öylesin!" derlerdi. Ama sen sinirlenip cevap verince, melekler gitti. Şeytan geldi yerine. Hazret-i Sıddık çok üzülür buna. Ve lüzumsuz konuşmamak için, Taş koyardı ağzına. www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com