Müthiş kuraklık!..

A -
A +

Sevgili Efendimiz henüz sekiz yaşındayken, amcası Ebu Talib'in evinde kalıyordu. Ancak Mekke'de müthiş bir kuraklık hüküm sürüyordu.

Dereler kurumuş, toprak yer yer çatlamıştı.
Bir damla suya hasrettiler!
***
Mekke halkı bir yerde toplandılar. 
Her kafadan bir ses çıkıyordu.
"Lât putuna arz edelim!"
"Hayır, Uzza'ya gidelim!
"Menat'ın önünde diz çökelim!
***
Güngörmüş bir ihtiyar ayağa kalkıp "Ey kureyşliler! Aramızda İbrahim peygamber evlatları varken siz hâlâ nelerden medet umuyorsunuz?" dedi.
Öbürleri "haklısın!" dediler.
Ve koştular Ebu Talib'in kapısına.
***
"Yâ Eba Talib! Yâ Eba Talib!"
"Buyurun kardeşlerim."
"Yâ Eba Talib! Şu kıtlığı görüyorsun. Çocuklarımız ölüyor; hayvanlarımız kırılıyor, senin mübarek neslini vesile ederek yağmur duasına çıkalım diyoruz, ne diyorsun?"
"Çok iyi olur!" dedi.
***
Önde Ebu Talib ve Allah'ın Sevgilisi.
Arkada bütün Mekke halkı.
Kâbe'ye geldiler...
Ebu Talib dua ederken; Sevgili Efendimiz Kâbe örtüsüne yapışıp mübarek şehadet parmağını göğe doğru uzattı.
***
Sonrası malum...
Mavi gök, yağmur yüklü bulutlarla doldu.
Gök gürültüleri...
Sonra şimşekler.
Ardından rahmet. İnsanlar da kandı suya, hayvanat da! Evet O, âlemlere rahmet olarak gelmişti.


> www.gonulsultanlari.com  Tel: (0 212) 454 38 10  www.siirlerlemenkibeler.com