samdan
camii
hayirli-ramazanlar

"Ne nâzik el yanmasa bâri!"

A -
A +

Bir gün Halîfe Hârun Reşid, Ebû Yûsüf hazretlerine (rahmetullahi aleyh) "Beni, Dâvud'a götür. Öğüt nasîhat isteyip duâsını alayım" dedi.

 

Evine vardılar.

 

Müsâfeha ettiler.

 

Hazret-i Dâvud, Halîfenin elini tutunca "Ne nâzik el, cehennemde yanmasa bâri" buyurdu.

 

Halife duygulandı!

 

Ve nasîhat istedi.

 

O zaman;

 

"Ey Halîfe! Allah’ın kullarına zulmetme ki, âhirette altından kalkamazsın" buyurdu.

 

Bunu işiten Hârun Reşid ağlayıp, gözyaşı döktü!

 

● ● ●

 

Bir sohbetinde de;

 

"Allahü teâlâ, müstahak olmayan, azâbı hak etmeyen hiçbir kimseye azap yapmaz. Yâni azap yaptığı kimseler, muhakkak ki, ona lâyıktır" buyurdu.

 

"Nasıl?" dediler.

 

Cevâbında;

 

"Bir kimse Allahü teâlânın emir ve yasaklarına uymaz, uymadığına pişmân olmaz, üzülmez, hiç de aldırmaz, tövbe dahî etmezse, bu kimse nasıl azâba müstahak olmasın?" buyurdu.

 

● ● ●

 

Sohbetlerinde ekseriyâ;

 

"Kardeşlerim! Herkesin mutlaka tadacağı ve kimsenin çâre bulamadığı ‘ölüm’ için şimdiden hazırlanınız... Çünkü ölüm geldikten sonra ‘âh!’ etmekten, pişmân olmaktan başka yapacak bir şey olmaz" buyururdu.

 

 

 

Abdüllatif Uyan'ın önceki yazıları...