"Niçin ağlıyorsun?"

A -
A +

Muhammed bin Münkedir rahmetullahi aleyh, tâbiindendir. Hadîs âlimi ve evliyâdır. Her gece ibâdet eder, Rabbine boyun bükmekten zevk alırdı. Bir gece yarısı, köşesinde namaz kılıyordu ki, birden ağlamaya başladı. Ama ne ağlamak!.. Gözünden akan yaşlar seccadeyi ıslatıyordu. Evdekiler uyanıp, koştular yanına: - Ne oldu? Niçin ağlıyorsun? "Cevap yok". - Hasta mısın? - Hayır. - Bir yerin mi ağrıyor? - Yok, hayır. - Öyleyse niye ağlıyorsun? Mübarek, gözyaşlarını silerken zorlukla konuştu: - Gece, bir âyet okudum da. Âyetin dehşetinden tutamadım kendimi. - Hangi âyet bu? Âyet-i kerimeyi okudu. Bu âyette meâlen; "O gün günahkârlar, hiç ummadıkları bir anda Cehennemin o şiddetli azâbını göreceklerdir" buyuruluyordu. Yaşlı gözlerle döndü onlara: - O gün, Allahın yardımı olmazsa bizi kim kurtarır o azabtan? Söyler misiniz, kim kurtarır? Haram, ateştir!.. Kendisi kumaş ticareti yapıyordu. Bir gün, dükkânı çırağına bırakıp, kendisi bir işe gitmişti. Döndüğünde, çırağın, ucuz bir kumaşı pahalıya sattığını öğrenip çok üzüldü. Derhal o kimseyi bulup; - Ya bu satıştan vazgeç, ya paranın üstünü al, ya da gel, pahalı kumaştan vereyim, buyurdu. Adam şaşırmıştı: - Mühim değil arkadaş. - Hayır çok mühim. - Neden? - Haram, ateştir çünkü. Boğazımızdan haram girsin istemiyorum. - Az bir fiyât farkı için ne bu hassâsiyet? - Kardeşim, hesap var âhirette. Bu dünyâda "Kul hakkı"ndan kurtulmak kolaydır. Ama âhirette çâresi bulunmaz. Ve ilâve etti: - Orada altın gümüş geçmiyor. Az bir "Kul hakkı" için nice sevaplar verilip, günahlar yükleniliyor. Değer mi? E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com