Niçin böyle yaptınız?

Bâyezid-i Bistâmî hazretleri, talebeleriyle bir şehre gitmek için yola çıktılar. Tam şehre yaklaşmışlardı ki, ahâlinin kendisini karşılamak üzere yollara döküldüklerini gördü ve derhal çıkınından ekmeğini çıkarıp, hızlı hızlı yemeye başladı. Ahâli, bu hareketi ona hiç yakıştıramayıp; - Allah Allah! Biz bu zâtı evliyâ bilirdik. Meğer ne kaba adammış, dediler. Ve dağılıp gittiler. Talebeleri sordu: - Efendim, niçin böyle yaptınız? - Kalbime kibir gelmesinden korktuğum için. - Ama yanlış anladılar hocam. - Olsun, kalbime az bir kibir gelseydi, Allahü teâlânın gadabına uğrayabilirdim. ÎMANLA GİTMEK İÇİN Bir gün de sohbetinde; - Dünyâdan îman ile gitmek için, Allah dostlarını, evliyâ zatları sevmek lâzımdır, buyurdu. Çünkü namazını kılan bir Müslümanın, dünyadan "îmanla gitme" ihtimali vardır. Fakat namaz kılan ve "Allah dostlarını seven" bir Müslümanın, îmansız gitme ihtimali yoktur. - Hikmeti ne hocam? - Sevdiği o büyük zatlar, son nefesinde imdâdına gelir ve şeytanı kovup o kimsenin "îmanla ölmesini" temin ederler. GERÇEK SEVGİ Bir gün de sohbetinde; - Allahü teâlâyı sevmek, Peygamber Efendimizi sevmekle olur, buyurdu. Peygamberimizi sevmek de, Onun ehli beytini ve eshâbını sevmekle olur. Ve özetledi: - Peygamber Efendimizin ehl-i beytini ve eshâbını, Ehl-i sünnet âlimlerini, evliyâ zatları ve diğer Peygamberleri sevmeyen kimse, Peygamber Efendimizi sevmiş olamaz. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com