Hazret-i Hafsa radıyallahü anhâ, hazret-i Ömer'in kızı, Efendimiz aleyhisselâmın muhterem hanımıdır. Önce hazret-i Huneys ile evliydi. O Uhud'da şehîd olunca, dul kaldı genç yaşında. Babası, onu önce hazret-i Osmân'a teklîf etti, sonra da hazret-i Ebû Bekr'e. Ancak ikisi de; "Bir düşüneyim!" şeklinde bir cevap vermişlerdi kendisine. Bunun için üzülüyordu. O günlerde Efendimiz Onu üzüntülü görüp; "Yâ Ömer! Seni üzüntülü görüyorum, sebebi nedir?" diye sordular. Hazret-i Ömer; "Kızım Hafsa için üzgünüm" dedi. "Ne oldu Hafsa'ya?" "Onu, Ebû Bekr'e ve Osmân'a teklîf ettim, almadılar yâ Resûlallah". Fakat üzülen sâdece o değildi. Hazret-i Ebû Bekr ve hazret-i Osmân da, teklîfi geri çevirdikleri için üzgündüler. Ancak o Server, bu üç sahâbîsini çok seviyor, onların üzülmesine gönülleri hiç râzı olmuyordu. Ona sevgiyle bakıp; "Yâ Ömer! Kızını onlardan daha iyi birine versem, ister misin?" buyurdular. Hazret-i Ömer şaşırdı. Zîra eshâb içinde o ikisinden daha üstün bir kimsenin olmadığını iyi biliyordu. Kendi kendine; "Bunda bir hikmet var" diye düşünüp; "İsterim yâ Resûlallah" dedi. O zaman Efendimiz; "Yâ Ömer! Kızını bana ver!" buyurdular. Hazret-i Ömer kulaklarına inanamadı. Zîra Resûlullah Efendimizle akrabâ olacaktı. Ve oldu da. Kayınpederi oldu Efendimizin. Hazret-i Hafsa da, anneleri oldu cümle sahâbîlerin. Hazret-i Ebû Bekir ve hazret-i Ömer, daha yakın ve daha sevgili oldular birbirlerine... www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com