Rastgele kimselere sormayın!

A -
A +

Kabr-i şerîfi Ankara-Bağlum'da bulunan Ahmet Mekkî Efendi, bir gün bâzı gençlere; - Helâli, haramı, ibâdetlerin nasıl yapılacağını, rastgele kimselere sormayın, rastgele kitaplardan öğrenmeyin! buyurdu. Ve izah etti: - Çünkü nakli esas almayıp da kendi aklı, kendi görüşü, kendi düşüncesiyle konuşan ve yazan kimse, din adamı değil, "Din hırsızı"dır. Şaşırdılar: - Din hırsızı mı dediniz efendim? - Evet, bunlar din hırsızıdır ve Müslümanların îmanlarını çalarlar. Ve ekledi: - Hattâ bunlar, İslâmiyete açıkça saldıran kâfirlerden daha zararlıdır. Bu gibilerin sözlerine, kitaplarına ve mecmualarına aldanmayın! Sordular: - Dînimizi kimden öğrenelim efendim? - İslâmiyet, ancak "Ehl-i sünnet âlimleri"nden öğrenilir. Onlara sorun! Veya onların kitaplarını okuyun. - Böyle âlim ve böyle kitap yoksa efendim? - O zaman böyle doğru kitapları okuyan, bilen ve bildiren Müslümanları bulun. Dîni, îmanı, helâli ve haramı onlara sorup öğrenin. Şöyle bitirdi: - Dîninizi, rastgele kimselere sorar, rastgele kitaplardan öğrenmeye kalkarsanız, yanlış şeyler öğrenir, dünyada da âhirette de felâkete düşersiniz. HİÇ HUZURUM YOK! Bir gün de, bir genç gelip; - Efendim, hiç huzurum yok, ne yapayım? diye sordu bu zata. Cevabında: - İslâmiyeti öğren ve tatbik et! buyurdu. İslâma uyan, iki cihanda da huzurlu olur. Hatta Resûlullaha uymak niyetiyle uyumak bile ibâdettir. Genç şaşırdı: - Uyumak mı ibadettir efendim? - Evet. Kaylûle etmek, Efendimizin âdetiydi. - Kaylûle nedir ki hocam? - Öğleden önce biraz uyumaya "Kaylûle" denir. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com