Bir gün halîfe Abdülmelik, Atâ bin Ebî Rebâh hazretlerini ziyârete geldi ve nasîhat istedi. Atâ hazretleri; "Ey halîfe, eshâb-ı kirâmın evlâdına iyi muâmele et, onları incitme. Emrin altında bulunanların haklarını gözet, ihtiyâçlarını gider. Kapını kilitleyip, onları dışarıda bırakma" buyurdu. Halîfe; "Efendim, hep başkasının ihtiyâcından söz ettiniz. Sizin hiç ihtiyâcınız yok mudur?" diye sordu. Atâ hazretleri; "Ben ihtiyâcımı, Allahü teâlâya arz eder, O'ndan isterim" buyurdu. Halîfe duygulanıp; "Zâten sizi böyle yücelten de işte bu hâlinizdir" dedi. FEYZ ALIR Bir gün de sevdiklerine; "Kardeşlerim; (Evliyânın anıldığı yere rahmet iner) hadîs-i şerîftir" buyurdu. Yine buyurdu ki; "Bu hadîs-i şerîf, evliyâyı severek hatırlayanın, feyz ve berekete kavuşacağını ve duâlarının kabul olacağını haber veriyor. Herkes muhabbeti miktarınca, o büyüklerin feyzlerinden ve nurlarından istifâde eder." ONLAR YOKSA Bir gün de sohbetinde; "Evliyânın bakışları devâ, sohbetleri hasta ve ölü kalblere şifâdır. Onları gören, Allahü teâlâyı hatırlar" buyurdu. Dinleyenler; "Öyle zatlar yoksa efendim?" deyince; "Onlar yoksa kitapları vardır. Onların kitaplarını okuyup, yüksek, seçilmiş olduklarına inanan ve bunun için onları seven de onların ruhlarından feyz alır" buyurdu. > www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com