"Söy­le, ya­nı­ma gel­sin!"

A -
A +

İmâm-ı Bu­hâ­rî rah­me­tul­la­hi aleyh haz­ret­le­ri­nin il­mi­nin üs­tün­lü­ğü ve dî­ni­nin bü­tün­lü­ğü her ye­re ya­yı­lın­ca, in­san­lar her ta­raf­tan ya­nı­na üşüş­me­ye baş­la­dı. An­cak bâ­zı kim­se­ler ha­set et­ti­ler Ona. Hak­kın­da de­di­ko­du çı­kar­dı­lar. O da Ni­şâ­bur'dan Bu­hâ­ra'ya göç et­ti. İn­san­lar, akın akın ge­lip zi­yâ­ret et­ti­ler ken­di­si­ni. Ora­nın vâ­li­si de bir me­mu­ru­nu gön­de­rip; - Git söy­le, ya­nı­ma gel­sin! di­ye emir ver­di. "İL­Mİ ZE­LİL EDE­MEM!" Gö­rev­li ge­lip; - Vâ­li­miz si­zi ça­ğı­rı­yor, de­di. Zî­ra il­mi, biz­zat si­zin ağ­zı­nız­dan din­le­mek is­ti­yor. Ço­cuk­la­rı­na da ders ver­me­ni­zi is­ti­yor ay­rı­ca. Bü­yük İmâm; - Ben kal­kıp vâ­li­nin aya­ğı­na gi­der­sem "İlm"i ze­lîl ede­rim. İlim al­mak is­te­yen, il­min ya­nı­na ge­lir. Âlim onun aya­ğı­na git­mez, bu­yur­du. Ve ek­le­di: - Ço­cuk­la­rı da bu­ra­ya gel­me­li­ler. Zî­ra vak­ti­mi on­la­ra tah­sîs eder­sem, di­ğer ta­le­be­le­re hak­sız­lık olur. Ha­ber­ci dö­nüp, vâ­li­ye arz et­ti du­ru­mu. An­cak bu ce­vap, nef­si­ne ağır gel­di vâ­li­nin. Öf­ke­le­nip; - Öy­ley­se terk et­sin bu mem­le­ke­ti! di­ye kük­re­di. Haz­ret-i İmâm, çok üzül­dü. Al­la­hü te­âlâ­ya ha­va­le et­ti onu. Bir ay geç­me­miş­ti ki, vâ­li yol­suz­luk ya­pıp, alın­dı gö­re­vin­den. Ce­zâ ola­rak bir mer­ke­be bin­di­ri­lip, so­kak so­kak gez­di­ril­di şe­hir­de. İn­san­lar yü­zü­ne tü­kür­dü­ler. Ço­luk ço­cuk bi­le ha­ka­ret et­ti ken­di­si­ne. Haz­ret-i İmâm ise ora­dan çı­kıp Se­mer­kant'a gi­di­yor­du ki, ora­da da hak­kın­da de­di­ko­du ya­pıl­dı­ğı­nı işit­ti yol­da. Bu in­san­la­rın hâ­lin­den çok üzü­lüp, da­ral­dı te­miz rû­hu. Bir ge­ce, te­hec­cüd na­ma­zı­nın sec­de­sin­de; - Yâ Rab­bî rû­hu­mu al! di­ye yal­var­dı. O ge­ce ay­rıl­dı dün­ya­dan. > E-ma­il: ab­dul­la­tif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.si­ir­ler­le­men­ki­be­ler.com