"Soygunculuk yap!"

İznik'te medfun Dâvud-i Kayserî hazretlerinin dergâhına bir gün bir delikanlı gelip; - Efendim, maddî sıkıntı içindeyim. Ne iş yapayım? diye sordu. Mübarek cevaben; - Soygunculuk yap! buyurdu. Delikanlı; - Peki efendim! dedi. Ve dağa çıkıp, bir harami çetesiyle karşılaştı biraz sonra. Doğruca reislerine gidip rica etti: - Beni de aranıza alır mısınız? Çetebaşı onu şöyle bir süzüp; - Olur, ama bir şartla, dedi. Ne dersem yapacaksın! Îtiraz istemem! Delikanlı sevindi: - Peki, ne emrederseniz yaparım. Az sonra bir kervanın yaklaştığı haberi geldi. Haramiler pusuya yattılar hemen. Sonra birden ortaya çıkıp, kervandaki bütün malları gasbettiler. Sonra, insanları bağladılar tek tek. Sıra öldürmeye gelmişti. Çete başı çağırdı bu genci: - Haydi, öldür bakalım şunları! Delikanlı durakladı. Zira suçsuz insanları öldürmeye gönlü râzı olmuyordu. Ama söz vermişti bir kere. Sıkıldı, bunaldı ve gözlerini kapayıp; "Yâ Rabbî! Yanlış iş yapmaktan beni koru!" diye yalvardı içinden. O anda büyük velîyi gördü önünde. Mübarek eğilip; - Çete başını öldür! diye fısıldadı kulağına. Eh, işareti almıştı artık. Gereğini getirdi yerine. Diğerleri, bu hâli görünce, bir anda kaçıp toz oldular. Kervan soyulmaktan, kervancılar ölümden kurtulmuştu böylece. Can ve mallarını kurtaran bu gence keseler dolusu "altın" verip teşekkür ettiler. Genç bir anda zengin olmuştu. Sevinçle koştu dergâha. Büyük velî onu görünce gülümsedi: - Kimseye söyleme sakın! - Peki efendim! dedi. Bir daha ayrılmadı bu kapıdan. "Mânevî zenginliğe" de kavuştu tez zamanda. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com