Tam bir insan azmanıydı!

Kâfirlerin içinde iri yarı, çok kuvvetli bir cengâver vardı. Amr bin Abdûd. Tam bir insan azmanı. Karşısına çıkacak kimse yoktu o devirde. Bir savaşta o varsa, mutlak galip gelirdi o taraf. İşte bu Amr, küffârla birlikte Hendek Harbine gelmiş, dövüşmek için er istemişti Müslümanlardan. Efendimiz; - Yâ Alî, çık şu Amr'ın karşısına! buyurdular. Allah yardımcın olsun. Hazret-i Alî; - Başüstüne! dedi. Ve ilerleyip yiğitçe dikildi kâfirin karşısına: - Yâ Amr! Sen vaktiyle; "Kureyş'ten kim benden iki şey isterse, muhakkak birini yaparım" demişsin, doğru mu bu? - Evet, öyle bir söz vermiştim. - Bilirsin, ben de Kureyş'tenim. Benim de senden iki isteğim var şimdi. - Söyle bakalım, neymiş onlar? - Birincisi, îman et de kurtar şu vücudunu "Sonsuz Cehennem"den! - Geç bunu, öbürünü söyle! - Öyleyse bu cengi bırak ve Mekke'ye geri dön! - Ebû Bekr'in, Ömer'in ve Osmân'ın başlarını kesip de öyle geri dönerim. Şâh-ı merdân gürledi: - Ey ahmak! Ben izin verir miyim ki kılına dokunasın onların? - Yâ Alî! Lâfına dikkat et. Genç olmasaydın şu anda öldürürdüm seni. - Ama ben, seni öldüreceğim. Amr'ın, kan sıçradı beynine. Attan inip, şiddetle savurdu kılıcını. Bu korkunç darbe ile çelik kalkanı parçalandı hazreti Ali'nin. Hamle sırası ona gelmişti. Bir anda kaldırdı Zülfikâr'ı. Havada hızla döndürüp şiddetle çaldı Amr'ın boynuna. Kâfirin miğferli başı bir yana uçarken, oluk gibi kan fışkırıyordu devrilen iri vücudundan. "Tekbîr" sesleri sardı dört bir yanı. Selâmeti kaçmakta buldu kâfirler. E-mail: abdullatif.uyan@tg.com.tr Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com