"Yarın gel, cevabını al!.."

A -
A +

İmâm-ı âzam hazretleri rahmetullahi aleyh bir gün evden çıkıp çözdü atını. Bir yere gidecekti. Bir ayağını üzengiye koymuştu ki, bir genç gelip bir şey sordu kendisinden. Hazret-i İmâm, öteki ayağını diğer üzengiye koyarken; - Evlâdım, Kur'ân-ı kerîmi baştan sona taradım, bu suale cevap bulamadım. Yarın gel, cevabını al, buyurdu. O genç geldiğinde, içtihat yaparak cevapladı sualini. NÛMÂN'IN KÖLESİ İmâm-ı âzam hazretleri zamanında Vâsıt vilâyetinde bir kimse vardı ki, Nûman'ın Kölesi diye tanınmıştı halk içinde. Bir gün tanıdıkları; - Bu isim nasıl konuldu? diye sordular. Şöyle anlattı: Annem, beni doğururken vefat etmiş. Ben annemin karnında kalmışım. Bu duruma, cenazeyi yıkarken vâkıf olmuş insanlar. Annemin karnında hareket edişimden anlamışlar karnında bebek olduğunu. Telaşla İmâm-ı âzam hazretlerine koşup; - Efendim, hal vaziyet böyledir, ne yapalım? diye sormuşlar. Hazret-i İmâm; - Annesinin karnını sol tarafından yarıp çocuğu alın, çocuk oradadır, buyurmuş. Cerrah da öyle yapmış. Beni oradan almışlar. Sonra annemi defnetmişler. İşte böyle, ben o büyük İmâm'ın fetvasıyla hayata gelmişim, dedi. Ve ekledi: - Düşünsenize, bu hâli Ona sormayıp da, annemi öylece, yâni karnında ben varken defnetselerdi, ben şimdi hayatta olabilir miydim? Velhâsıl ben, hazret-i İmâm'ın âzatlı kölesiyim. Bunun için bu isim verilmiş bana... > www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com